25 Ağustos 2007 Cumartesi

Aşık Meçhuli - Yalnızım Dağ Başında

Etrafımda insanlar çok
Yalnızım dağ başında
Dertlerimi bilenim yok
Yalnızım dağ başında

Yüce dağlar aşman oldu
Hep sevenler pişman oldu
Eski dostlar düşman oldu
Yalnızım dağ başında

Gece gündüz hayalimde
O dost kaldı vebalimde
Kimseler bilmez halimde
Yalnızım dağ başında

Günbegün dert çoğalıyor
Gönlümü dosta bağlıyor
Meçhuli neden ağlıyor
Yalnızım dağ başında

Aşık Meçhuli - Güzel Dost (Bana Ettiğini)

Bana ettiğini biliyor musun
Sineme hançerin çaktın güzel dost
Beni ağlattığın yetmez mi gayri
Bu garip gönlümü yıktın güzel dost

Dertsiz iken beni verem eyledin
Derdini yarama merhem eyledin
Kendin Aslı beni Kerem eyledin
Aşkın ateşine yaktın güzel dost

Gönlümü kendine eyledin esir
Seni sevmek midir bir bana kusur
Zülfünün teline asılan Mansur
İnsafsızca dara çektin güzel dost

Sönmesin bu aşkım yansın dedikçe
Yana yana seni ansın dedikçe
Allahım kitabım sensin dedikçe
Çıkıp yücelere baktın güzel dost

Bu kadar insafsız olur mu insan
Ettiğin Hüseyn'e etmedi Mervan
Hali hazır kendim hayatta iken
İsmime Meçhuli taktın güzel dost

Aşık Meçhuli - Dert Yağmuru Dert Yağmuru

Genç yaşta yağdı başıma
Dert yağmuru dert yağmuru
Kara bulut güneşime
Dert yağmuru dert yağmuru

Geceye kattı gündüzü
Yitirdim baharı yazı
Sanki okyanus denizi
Dert yağmuru dert yağmuru

Gizli yağdı bildirmedi
Meçhuli'yi güldürmedi
Boğdu suya öldürmedi
Dert yağmuru dert yağmuru

Aşık Meçhuli - Bunca Olan Emeğimi

Bunca olan emeğimi
Verdin öyle hiçe gönül
Doğru yanlış ne dediysem
Hep sayıldı suça gönül
Gönül gönül deli gönül

Gönül gönül deli gönül
Delisin divane gönül
Bu diyarda yerin yoktur
Var başka diyare gönül
Gönül gönül deli gönül

Bu ne derttir bu ne maraz
Çekilmiyor ettiğin naz
Her gün ucun ucun biraz
Yedin içten içe gönül
Gönül gönül deli gönül

Meçhuli'yem bak halime
Sevdim ne geçti elime
Hele sorun bir kamile
Senin kilon kaça gönül
Gönül gönül deli gönül

Aşık Meçhuli - Bakasım Gelir (Dertlerim)

Dertlerim örülmüş bir çorap gibi
Söktükçe sevdiğim sökesim gelir
İçime işledi şu zalim gurbet
Gönül ah çektikçe çekesim gelir

Hayli hasret kaldım yari özlerim
Yarin hasretiyle ağlar sızlarım
Yar sana kem gözle bakan gözlerin
Dünyayı başına yıkasım gelir

Meçhuli yarına sazıyla der ki
Huri melek nesli şüphe mi var ki
Perilerin şahı sultanı sanki
Baktıkça yüzüne bakasım gelir

Aşık Meçhuli - Ah Yoksulluk Seni Seni

Bıktım artık senden yeter
Ah yoksulluk seni seni
Ah çektikçe ahım artar
Ah yoksulluk seni seni

Diyar diyar dolaştırdın
Köle edip çalıştırdın
Kötü söze alıştırdın
Ah yoksulluk seni seni

Su sararmış gülde benim
Sarpa düşen yolda benim
Neyim eksik elde benim
Ah yoksulluk seni seni

Berrak suyum bulandırdın
Devri daim dolandırdın
Kapı kapı dilendirdin
Ah yoksulluk seni seni

Yoksulların yüzü gülmez
Dilekleri kabul olmaz
Satarım ya kimse almaz
Ah yoksulluk seni seni

Beni namertlere muhtaç
Bir gün tokum kırk gün de aç
Hayatımı eyledin felç
Ah yoksulluk seni seni

Meçhuli'yem benim fakir
Fakirlere katık şükür
Fakirim görüldüm hakir
Ah yoksulluk seni seni

Aşık Meluli - Yavaş Yavaş

Güldürmedim nazlim birgün ben seni
Bundan sonra yürü gül yavas yavas
Ya görürsün ya görmezsin sen beni
Artik defterinden sil yavas yavas

Yapragim döküldü çiçegim soldu
Seninle ikbalim yüzüme güldü
Kurtuldun kisindan baharin geldi
Açilsin bahçende gül yavas yavas

Çoktan sönmüs idi sevgin asikar
Bunu bilmez mi sandin ey hos nigar
Beni böyle süründüren bir ikrar
Bilmek istiyorsan bil yavas yavas

Yaptigim binayi yikip devirdin
Baskalara uydun isi çevirdin
Destan ettin elden ele duyurdun
Sevinip duruyor el yavas yavas

Zehirle yogrulmus vurdugun hançer
Bundan kurtulmaya ne çarem mi var
Çekerim bu derdi ölene kadar
Bilmek istiyorsan gel yavas yavas

Meluli kapinda bendedir bende
Gönlüm yanindadir ayrilmaz sende
Meger ki bu ruh da çikar bedende
O zaman ayrilir yol yavas yavas

Aşık Meluli - Var Mıdır (Güzel Bu Dünya)

Güzelim bu dünya sana da kalmaz
Solar güller gülistana da kalmaz
Cihana hükmeden cana da kalmaz
Her gelen gidiyor kalan var midir

Ne Leyla'ya kalmis ne de Mecnun'a
Ne Ferhat'a kalmis ne de Sirin'e
Kaçirma firsati koyma yarina
Ne gün ölecegin bilen var midir

Aç kus gibi tanesine atilma
Gafil durup tuzagina tutulma
Çok oyunlar oyna ama utulma
Hani bastan basa gülen var midir

Doyulmaz dünyanin hos nazlarindan
Gurur perdesini at gözlerinden
Fakir Meluli'nin bu sözlerinden
Söyle Allah için yalan var midir

Aşık Meluli - Söyle Dilber Suçum Nedir

Söyle dilber suçum nedir
Sana boyun egdigim mi
Seni Allah gibi bilip
Seni candan sevdigim mi

Asik oldum mah yüzüne
Mailim ela gözüne
Söylenen her bir sözüne
Kanip da inandigim mi

Bu sevda gele basina
Kanlar karisa yasina
Gece gündüz atesine
Hiç durmayip yandigim mi

Vadina vefa var gibi
Safi lekesiz nur gibi
Allaha güvenir gibi
Ben sana güvendigim mi

Meluliyim bahtim kara
Ben düstüm garip diyara
Sen gibi gonca nigara
Bu kadar baglandigim mi

Aşık Meluli - Olsun (Aman Gönül Aman)

Aman gönül aman ben sana kurban
Muhabbetin sirin bal gibi olsun
Pirini mestetsin o güzel reyhan
Ebedi solmayan gül gibi olsun

Askin atesiyle yanip kebap ol
Yik varlik evini hane harap ol
Magrur olma kibir olma turap ol
Çignesin yüzlerin yol gibi olsun

Pirin zevkeyleyip sefa eylese
Hiç durmadan sana cefa eylese
Bakmasa yüzüne aci söylese
Söylemesin dilin lal gibi olsun

Her meydana atin sürücü olma
Dinleyici ol sen bilici olma
Ferahlanip serbest gülücü olma
Aksin gözyaslarin sel gibi olsun

Latife'm sen ögren güzel marifet
Marifetle tamam olur hakikat
Hakikatin ruhu pirine hizmet
Özün kapisinda kul gibi olsun

Aşık Meluli - Neyleyim

Yazdigim siirler dert ile doldu
Yazip söylemekle bitmez neyleyim
Dikenden ayiramadim o gülü
Ask bülbülü susmus ötmez neyleyim

Bilmem dert için mi geldim cihana
Yitirdim aklimi oldum divane
Ben baglandim bir vefasiz canana
Gönlünü gönlüme katmaz neyleyim

Derdim çoktur rakiplerden gizlerim
Gece gündüz ah çeker de sizlarim
Gün görmedi bu talihsiz gözlerim
Rahat olup birgün yatmaz neyleyim

Gam yükü tutmaktan döndüm tüccara
Taksimime böyle düsmüs ne çare
Ben mi razi oldum böyle kadere
Hiç benden ayrilip gitmez neyleyim

Meluli'm bu yare cigerde canda
Çaresi bulunmaz hiçbir Lokman'da
Meger bu ruh çika gide bedende
Baska derman tesir etmez neyleyim

Aşık Meluli - Nedir

Bir insanda bir gönül var
Ikilige sapmak nedir
Insan olan insan sever
Here hiçe tapmak nedir

Gerçekten hakikatli ol
Düsersin çok dikkatli ol
Merhametli sefkatli ol
Köpek gibi kapmak nedir

Bilmezsen bilene danis
Dar olma genis ol genis
Insan ol insanca konus
Akrep gibi sokmak nedir

Iblis gibi deme ki ben
Hiçbirseye olmaz güven
Insanligi unutma sen
Insan gönlü yikmaz nedir

Meluli'nin sözleri hos
Hosgörülük daha çok hos
Aga pasa hep sonu bos
Kafa kuyruk tutmak nedir

Aşık Meluli - Ne Mutlu

Dünyanin lezzeti tadi insandir
Enelhak çagirir adi insandir
Hakikat yoluna hadi insandir
Canini o yola veren ne mutlu

Insan-i kamilde kemalet vardir
Hak onun içinde gizli bir nurdur
Onu görmeyenin gözleri kördür
O hakkin nurunu gören ne mutlu

Kamil elinden iç ab-i hayati
Görmeyesin asla mevti memati
Bir pula verseler alma cenneti
Kamil cennetine giren ne mutlu

Meluli'yim gerçeklere biatim
Kiblem o Kabem o her ibadetim
Günden güne artar bu muhabbetim
O yüce makama varan ne mutlu

Aşık Meluli - Ne Fayda

Bir kamil mürsitten ehli olmayan
Ben abidim demis dese ne fayda
Dünya muhabbetin dilden salmayan
Ben muhibbim demis dese ne fayda

Sitk ile beklemeyen razi babin
Hergün vermeyenler dogru hesabin
Okusalar cem-i ilmin kitabin
Ben alimim demis dese ne fayda

Nefse esir olup gücü yetmeyen
Hirsi atip gazabini tutmayan
Kibrinden tamahtan nefret etmeyen
Ben kamilim demis dese ne fayda

Ehl-i irfan ile konup göçmeyen
Askin meydaninda dolu içmeyen
Küfür behrin iman ile geçmeyen
Ben müminim demis dese ne fayda

Yokluk denizine girip dalmayan
O gizli gevherden nasip almayan
Meluli'm Nacide kaydi olmayan
Ben Naciyim demis dese ne fayda

Aşık Meluli - Mutlu

Hakikat sehrinin yoluna giren
Giren degil sehre varanlar mutlu
Riza pazarinda ikrar verenler
Ikrar veren degil duranlar mutlu

O gizli esrara erdim diyenler
Postumu meydana serdim diyenler
Canimi canana verdim diyenler
Diyen degil cani verenler mutlu

Birakin dünyanin kara kavgasin
Terkedin hevai nefsin hevesin
Gönül cennetinden seytan igvasin
Sürdüm diyen degil sürenler mutlu

Meluli'm riyali yolculuk hiçtir
Yalan dava çalmak o da bir suçtur
Demirden leblebi kirmasi güçtür
Kirdim diyen degil kiranlar mutlu

Aşık Meluli - Kamil Otur Kamil Konuş

Eger bir mürsitten irsat oldunsa
Kamil otur kamil konus kamil dur
Varip bir kamilden dersin aldinsa
Kamil otur kamil konus kamil dur

Su can kulaginla gus et dediler
Söylenen sözleri isit dediler
Attiran atandan üstat dediler
Kamil otur kamil konus kamil dur

Kamil olanlarin sözü bal olur
Arifler yaninda sadik yar olur
Muhabbet baginda biten gül olur
Kamil otur kamil konus kamil dur

Kamillerin kalbi bahara benzer
Yikanmis arinmis nihrire benzer
Kiymeti biçilmez gevhere benzer
Kamil otur kamil konus kamil dur

Meluli'yim kamil olan Allah'tir
Görünmez gözlere sirr-i penahtir
Cahillere kamil demek günahtir
Kamil otur kamil konus kamil dur

Aşık Meluli - Halim Arz Edeyim

Halim arz edeyim aziz yoldasim
Gün be gün artiyor derdim vallahi
Seker ile baldan leziz yoldasim
Olmusum Mecnun'dan beter vallahi

Ferhat gibi dagi yarasim geldi
Varip Sirin'imi göresim geldi
Tasin topragina yüzüm süresim geldi
Dost eli gözüme tüter vallahi

Baykusu olmusum gurbet yurdunun
Mevlam vermesin basa kusun kurdunun
Ayrilik yoksulluk ölüm derdinin
Dikeni bagrima batar vallahi

Meluli'm hasretlik bu iyi canana
Mevlam ne verirse raziyim ona
Sikayet olmasin ol kerem kana
Bu kadar da cefa yeter vallahi

Aşık Meluli - Geldim (Ey Efendim Benim Halim)

Ey efendim benim halim bilsene
Dertliyim kapinda dermana geldim
Affolunmaz suçum çoktur günahim
Asiyim katlime fermana geldim

Kerem edip yazar isen fermanim
Lokmanim ol eyle benim dermanim
Akibet esigine helaldir kanim
Hibb-i ekberine kurbana geldim

Devlet kusu basindadir uçurma
Lütfedip firsati elden kaçirma
Vebalim çok sen boynuma geçirme
Canim vermek için canana geldim

Yaram efendimin gayri yaram yok
Baska türlü bir ilaçtan çarem yok
Gözlerin hükümdar kirpiklerin ok
Hedef et sinemi nisana geldim

Meluli'yim sana malum her halim
Ne sabrim var ne takat ü mecalim
Atesinle yandi bu perr ü bal'im
Çok sükür sem'ine pervane geldim

Aşık Meluli - Çok Sükür Açıldı

Çok sükür açildi bize bugün meydan-i Gerbela
Biz imamlar varisiyiz mirasimizdir bu bela
Anin için basimiza yezitler açti bin bela

Acisin halimize o güzel mazlumlar sahi
Çikti göklere dayandi yetim mazlumlarin ahi

Sekmetti iste felek göründü bize akibet
Çevirdi her yanimiz tükenmez derd-i mihnet
Yaralandi cigerimiz kalmadi sabir ve takat

Acisin halimize o güzel mazlumlar sahi
Çikti göklere dayandi yetim mazlumlarin ahi

Bu ah u figanimiza yatan sehitler uyandi
Agladi gökte melekler ye's-i matem bagladi
Bir biz degil bunu duyan tüm insanlar agladi

Acisin halimize o güzel mazlumlar sahi
Çikti göklere dayandi yetim mazlumlann ahi

Meluli'yim bu atesin dumanini gören yoktur
Allahin rizasi için bir teselli veren yoktur
Acinip halimize yetimleri soran yoktur

Acisin halimize o güzel mazlumlar sahi
Çikti göklere dayandi yetim mazlumlarin ahi

Aşık Meluli - Çok Göresim Geldi Nazlı Nigarım

Çok göresim geldi nazli nigarim
Niçin söylemiyor bilmem dillerin
Bülbül gibi artti ah u figanim
Niçin açilmiyor bilmem güllerin

Talihim bozuktur ne deyim sana
Tazeleme derdim yaziktir bana
Yolun mu ugradi yoksa yabana
Niçin tebdil olmus bilmem hallerin

Muhabbet nesesi gitmis yüzünden
Doyulmazken sive ile nazindan
Ask pinari sel olurken gözünden
Niçin akmaz olmus bilmem sellerin

Aldanma bu güzel fani cihana
Ecel camin içirirler her cana
Sarilirken beyaz kollar gerdana
Niçin kalkmaz olmus bilmem kollarin

Bu fakir Meluli sana duaci
Hayir görmem bundan ey basim taci
O güleç yüzlerin ne kadar aci
Niçin zehir olmus bilmem ballarin

Aşık Meluli - Ben İdim

Bu dünyanin temelini
Kurup yoguran ben idim
Hiç yok iken adem nesli
Ademi doguran ben idim

Yesil kandil nuru benim
Cennetteki huri benim
Adem ata yari benim
Sit'i doguran ben idim

Geçen peygamberler bir bir
Hep benden aldi feyzi nur
Musa'ya dahi dag-i Tur
Isa'yi doguran ben idim

Ta ezelden nur-i kandil
Fatima anamizdir bil
O yuttu iki gonca gül
Hüsey'n'i doguran ben idim

Latife sanma be kardes
Ruma geldi Haci Bektas
Dogunca oglu Timurtas
Onu doguran beri idim

Aşık Meluli - Başıma Gelen Belalar

Basima gelen belalar
Bilirim isyanimdandir
Gördügüm cevr ü cefalar
Hep benim noksanimdandir

Kimseye bahanem yoktur
Gizli kabahatim çoktur
Ne talihtir ne de taktir
Çektigim günahimdandir

Karistim bos kavgalara
Kapildim bed igvalara
Hak karismaz bu hallara
Bu nefsi seytanimdandir

Meluli'm sen kendine bak
Kuluna zul'm eylemez hak
Düsüp denize olsam gark
Zulmeti tufanimdandir

Aşık Mahzuni Şerif - Zevzek (Bir Elinde Kadeh)

Bir Elinde Kadeh Var Nerden Gelirsin Canım
İçip De Ağlamayı Derman Bilirsin Canım
Dünya Fani Bahçedir Birgün Ölürsün Canım

Adam Olamadın Gitti Zevzek
Beni Bilemedin Gitti Zevzek
Yürü Be Yürü Be Yürü Be Yürü Be İnsan Değilsin
Kendini Bilmeyen Canım Eli Ne Bilsin
Halkı Halkı Halkı Halkı Hakkı Ne Bilsin

Hele Bak Şu Aynaya Yüzün Yüze Benzer Mi
Ta Sabahtan Uyumuş Gözün Göze Benzer Mi
Vay O Boyun Devrilsin Özün Bize Benzer Mi

Mahsuni Bu Haliyle Nereye Vardın Canım
Sen Bu Ele Gelmeden Nerde Yatardın Canım
Belinde Barabellom Kimi Kurtardın Canım

Aşık Mahzuni Şerif - Zalim Suna Vurma Bana

Zalim Suna Vurma Bana
Öldürmez Bu Yara Beni
Unutma ki Mahzuniyim
Öldürmez Bu Yara Beni

Bak Suna Nerden Geliyi
Eğleni Eğleni Eğleni
Ali Ekber Mahmut İle
Dolanı Dolanı Dolanı

Kamil Cahile Uyarmı
Cahil Kamili Duyarmı
Adam Eşine Kıyarmı
Öldürmez Bu Yara Beni

Akar Yaşım Pusem Pusem
İnanmazlar Şuyum Desem
Ben Mahzuni Şerif İsem
Öldürmez Bu Yara Beni

Aşık Mahzuni Şerif - Yürüdü (Gittim Mahkemeye)

Gittim mahkemeye arzuhal için
Bey dedi boynunu büktü yürüdü
Bir küfür yedi ki oldu o biçim
Şey dedi boynunu büktü yürüdü

Çekti topukları kahveye vardı
Çürük tabakadan bir tütün sardı
Niceden sonraya garson çağırdı
Çay dedi boynunu büktü yürüdü

Babası yaslandı durdu duvara
Çoban gidiyordu ulu davara
Şöyle döndü baktı apartmanlara
Vay dedi boynunu büktü yürüdü

Gidemedi kaldı kendi yolunda
Kimse yoktu baktı kendi halına
Velhasıl birkaç beyin dölüne
Bey dedi boynunu büktü yürüdü

Mahzuni gerçegi bulmalı insan
Savaşlar olmasın dökülmesin kan
Eğitim kültürle uyansın her can
Aydınlık başını dikti yürüdü

Aşık Mahzuni Şerif - Yürü Bre Yürü Mervanın Dölü

Yürü bire yürü Mervanın dölü
Alemi ardından güldür de kurtul
Bir gün sorar sana Muhammet-Ali
Adamsan kendini bildir de kurtul

Başıma belalar getirmedin mi
Gizli gizli ömrüm bitirmedin mi
Köşkünü ben yaptım oturmadın mı
Bari sarayımda çıldır da kurtul

Ben ayrı kalamam gül yüzlü dosttan
Haraç aldın ağzımdaki nefesten
Üzülerek yaptım bağ ile bostan
Senin gibilere yoldur da kurtul

Bir kara kargasın gezme bu bağda
Rezil ettin beni senden ziyade
Eğer hıncın inmediyse dünyada
Mahzuni Şerif 'i öldür de kurtul

Aşık Mahzuni Şerif - Yürü Bre Osmanlının Ovası

Yürü bre Osmanlının ovası
Dağlarına çadır kurulur bir gün
Kolay mı dağıtmak yiğit yuvası
Bunların hesabı sorulur bir gün

Kapısı uşaklı beyler nicoldu
Yeyip de içtiğin köyler nicoldu
Omuzunda oklar yayalay nicoldu
Korkarım ki yaylar gerilir bir gün

Ağlama Mahzuni yiğit ol nolur
Her akşamın sonu sabahla gelir
Sanma ettiklerin yanına kalır
Sana da bir çorap örülür bir gün

Aşık Mahzuni Şerif - Yuh Yuh (Uzaktan Yakından)

Uzaktan yakından yuh çekme bana
Sana senin gibi baktım ise yuh
Efendi görünüp bütün insana
Hak'kın kullarını yıktım ise yuh

Ben hoca değilim muska yazmadım
Ben hacı değilim Arap gezmedim
Kuvvetliyi sevip zayıf ezmedim
Namussuza boyun büktüm ise yuh

Ne demek efendim bey ve amele
Fakir soymak yakışır mı kemale
Rüşveti hak bilip her dakka hile
Yapıp yapıp kafa çektim ise yuh

Bu kadar milletin hakkın alanlar
Onları kandırıp zevke dalanlar
Diplomayla olmaz hakim olanlar
Suçsuzun başına çöktüm ise yuh

Mahzuni'yim benden başlar asalet
Asiliğe paydos bey'e nihayet
Şu insanlık derde girerse şayet
O'na yar olmaktan bıktım ise yuh

Yuh yuh soyanlara soyup kaçıp doyanlara
İnsana kıyanlara yazık şu uyuyanlara

Aşık Mahzuni Şerif - Yorgunum Bugün (Ey Doktor)

Ey doktor çekil başımdan
Gönlümden yorgunum bugün
O yar bana inanmıyor
Dargınım bugün
Dargınım bugün

Geçer günüm aylar gibi
Eğilmişim yaylar gibi
Coşup giden çaylar gibi
Durgunum bugün
Durgunum bugün

Bu yol gider vara vara
Etrafını yara yara
Eski sevdigim dostlara
Kırgınım bugün
Kırgınım bugün

Der Mahzuni bile bile
Ok'a tutu beni hile
Aşık oldum azraile
Vurgunum bugün
Vurgunum bugün

Aşık Mahzuni Şerif - Yine Bahar Geldi Yaradan

Yine bahar geldi yaradan
Bilmem niye yaprak açmaz güller oy
Karlı daglar kalkmadıkça aradan
Korkarım ki dosta ermez yollar oy

Ne dağı var ne ormanı çınarı
Ne bağı var ne bostanı pınarı
Kimse bilmez gizli gizli yananı
Ah derdini dökemeyen kullar oy

Kimi murat almış gezer salınır
Kimi yaralanmış bağrı delinir
Bir gün dünyadan adım silinir
Hani bizim Mahzuni' miz derler oy

Aşık Mahzuni Şerif - Yiğitler (Doğudan Batıya)

Doğudan batıya bir ses yükselir
Yiğitler yiğitler bizim yiğitler
Gavur dağlarından Dadallar gelir
Yiğitler yiğitler bizim yiğitler

Yiğitler yiğitler bizim yiğitler
O'nu bilir Binboğalar ceritler

Alnı çizgi çizgi zafer oyuklu
Anası ağlamış öfke yayıklı
Elinde dirgeni kara bıyıklı
Yiğitler yiğitler bizim yiğitler
Bizim yiğitleri bilmiyor itoğlu itler

O'nu bilmeyen şu uğursuz bit'ler
Yiğitler yiğitler bizim yiğitler

Karşıdan geliyor elinde dirgen
Sırtı yırtık omuzunda yorgan
Yaktı anamızı zalim kemirgen
Yiğitler yiğitler bizim yiğitler

Yiğitler yiğitler bizim yiğitler
O'nu bilir Binboğalar ceritler

Mahzuni Şerif'im yiğit yavrusu
Anadolu'sundan yoktur kaygısı
Sizin değil beyler işin doğrusu
Yiğitler yiğitler bizim yiğitler

O'nu bilmeyen şu ugursuz bit'ler
Yiğitler yiğitler bizim yiğitler

Aşık Mahzuni Şerif - Yazık Dünyaya (Her Yanı Barut)

Her yanı barut kokuyor
Yazık oldu dünyamıza
Suları zehir akıyor
Yazık oldu dünyamıza
Yazık yazık yazık dünyaya

Şu dağları erittiler
Denizleri çürüttüler
Tüm yeşili kuruttular
Yazık oldu dünyamıza
Yazık yazık yazık dünyaya

Mahzuni söyle sözünden
Sınırsız dünya özünden
Ayrı ayrı ırk yüzünden
Yazık oldu dünyamıza
Yazık yazık yazık dünyaya

Aşık Mahzuni Şerif - Yaylalar (Bahar Gelir)

Bahar gelir lale sümbül açınca
Boz bulanır eğri söker yaylalar
Bizim eller Binboğa'ya göçünce
Bostan bellerine çöker yaylalar

Bocer'in düzlüğü İncin ovası
Hani Berçenek'in yiğit babası
Başı melül melül tuzlu kayası
Yiğidin kahrını çeker yaylalar

Bizim yaylaların karı tükenmez
Aş'retin aş'rete şeri tükenmez
Koca Elbistan'ın eri tükenmez
Haziranda çelik büker yaylalar

Mahzuni Şerifim hey gibi lalem
Mevlam nasip eyle yaylada ölem
Cerit Dağlarından Maraş'a selam
Mahzuni gözyaşın döker yaylalar

Aşık Mahzuni Şerif - Yaralı Yar (Avcıydın Avladın)

Avcıydın avladın beni
Yaralıyım yaralı yar
Zülfüne bağladın beni
Yaralıyım yaralı yar

Meyil vereli canana
Dayandım derdi hicrana
Din iman yük oldu bana
Yaralıyım yaralı yar

İstemem kin ile gurur
Aşıklar boynuna vurur
Gelen giden bir taş vurur
Yaralıyım yaralı yar

Yalan dünyadan usandım
Aşkın şarabına kandım
Mahzuni Şerif'im yandım
Yaralıyım yaralı yar

Aşık Mahzuni Şerif - Yaşamaya Geldim Ben De Dünyaya

Yaşamaya geldim ben de dünyaya
Elimden kolumdan bağlama beni
Komşular gidiyor yıldıza aya
Dağların başında eyleme beni

Körpecik aklını kandırma boşa
İnsanlar benzemez beyinsiz kuşa
Avareyim diye deme sen maşa
Bir dilim ekmeğe dağlama beni

Mahzuni nedendir geri kaldığın
Kulların sırtından çalın aldığın
Allah bilir kimin nasıl olduğun
Hastayım götürün sağlama beni

Aşık Mahzuni Şerif - Yaralı Memo (Dön Dön)

Dön dön ne gezersin
Bu dağlarda deli memo
Yorulmuş kuşa benzersin
Kanadı yaralı memo

Bu düzen böyle kurulmuş
Bu yola giden yorulmuş
Doğduğu yere kırılmış
Bilmem ki nereli Memo
Saçları hareli Memo

Uydu uydu kime uydu
Havadan bir ses mi duydu
Daha dün bizim köylüydü
Şimdi de Koreli Memo

Bu düzen böyle kurulmuş
Bu yola giden yorulmuş
Duydu göğsünden vurulmuş
Ah nasıl yaralı Memo
Vah bahtı karalı memo

Der Mahzuni vara vara
Vardık gördük dalavara
Bey saraya sen davara
Kırmızı bereli Memo
Saçları hareli Memo
Gönlünden yaralı Memo
Dertleri sıralı Memo
Kaderi karalı Memo

Bu düzen böyle kurulmuş
Bu yola giden yorulmuş
Parmak izleri sorulmuş
Günahi sıralı Memo
Kaderi karalı Memo

Aşık Mahzuni Şerif - Veysel’e Mektup

Sen bu bahçelerden çok gelip geçtin
Dostlar seni unutur mu Veysel'im
Arılarla çiçeklerde inleştin
Dostlar seni unutur mu Veysel'im

Ne haktan incindin ne de incittin
Taş ile geleni gül ile ittin
Koyunu kurdunan güderek gittin
Dostlar seni unutur mu Veysel'im

Hak nurunu insanlarda aradın
Sabrı tarif ettin derde yaradın
Gönüllerde kaldın gözden ıradın
Dostlar seni unutur mu Veysel'im

Dopdoluydun gezdim dedin beyhuda
Bin göz vermiş sana Cenabi Hüda
Sen dostları unutmadın dünyada
Dostlar seni unutur mu Veysel'im

Kuru laf etmedin Mahzuni gibi
Gözünde berraktı deryanın dibi
Mustafa Kemal'in gerçek talibi
Dostlar seni unutur mu Veysel'im

Aşık Mahzuni Şerif - Veysel Babam Uyan Bak

Veysel babam uyan bak şu halıma
Giydirdigin hırka çabuk delindi
Senden bir emanet almıştım ama
Kara yüzlü hırsız giydi çalındı

Söndü gözlerimden eski ışıklar
Sırtımda bebeğim yedi beşikler
Birbirine düşer oldu aşıklar
Sazlar teller bölük bölük bölündü

Emek verip diktirdiğim bağlara
Daha koruk iken düştü bir sara
Altun aramaya çıktım dağlara
Salladım küreği tüfek bulundu

Neyleyim gidermiş huylu huyunca
Uzansam toprağa boylu boyunca
Meyhanede imam gördüm deyince
Mahzuni Şerif'im kafir bilindi

Aşık Mahzuni Şerif - Veli Hoca (Çok Şükür Ki)

Çok şükür ki bir insanım
Mezhep gibi pirim yoktur
Dört kitaba saygılıyım
Birinden haberim yoktur
Veli hoca Veli hoca

Benim hakka bağlı özüm
Kıblem dört taraftır gözüm
Hoca kılmasın namazım
Ahirette yerim yoktur
Veli hoca Veli hoca

Can bir güvercindir gelir
Gider geldiğini bulur
Beni veren geri alır
Benim bunda karım yoktur
Veli hoca Veli hoca

Mahzuni şerif kör idi
Adı yolcuydu yürüdü
Zaten kemiğim çürüdü
Yüzülecek derim yoktur
Veli hoca Veli hoca

Aşık Mahzuni Şerif - Vay Göresim Geldi (Dumanlı)

Vay göresim geldi Berçenek seni
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
Aktı gözüm yaşı oldu bir çanak
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
(Otursam ağlasam delidir derler)

Bizim elin yiğitleri bol olur
Çalar davulları dizgin dol'olur
Ölüm bizim için tozlu yol olur
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
(Otursam ağlasam delidir derler)

Mahzuni Şerif'im oy beni beni
Hanı ya ikrarsız ikrarın hani
Oy göresim geldi suna boylum seni
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
(Otursam ağlasam delidir derler)

Aşık Mahzuni Şerif - Vallahi Billahi (Avcı Vurdu)

Avcı vurdu sanma onu
Diri daha diri daha (Vallahi billahi)
Dert başımda grup grup
Biri daha biri daha

Yaram çoktur ellemeyesin
Tabipleri yollamayasın
Sen bizi kör bellemeyesin (Hey dost hey can)
Beri bak ha beri bak ha (Vallahi billahi)

Sürdü köyün merasını
Kurmak için binasını
Yola gömdü anasını (Hey can hey can)
Kerim Ağa Kerim Ağa (Vallahi billahi)

Mahzuni döker yaşını
Bilir yaren yoldaşını
Birgün kırarlar başını (Hey can hey can)
Yarı şaka yarı maka

Aşık Mahzuni Şerif - Vah Bu Halim Ne Olacak

Gene bugün başım duman
Kara düzen vermez aman
El mi yaman bey mi yaman
Vah bu halim ne olacak

Dert başımda kucak kucak
Bu devran kime kalacak

Doğru söze gel de kandır
Gönlüm yara beynim sancır
Elim zincir dilim zincir
Vah bu halim ne olacak

Dert başımda kucak kucak
Bu dünya kime kalacak

Şu bizim dağlar ovalar
Başı karlı Binboğa'lar
Felek peşimden kovalar
Vay bu halim ne olacak

Dert başımda kucak kucak
Bu dünya kime kalacak

Mahzuni'yim başım darda
İnilerim orda burda
Ata binen Üsküdar'da
Vay bu halim ne olacak

Dert başımda kucak kucak
Bu dünya kime kalacak

Aşık Mahzuni Şerif - Üç Adamın İşi Zor

Şu dünyada üç adamın işi zor
Biri korkak biri tembel biri mert
Benim yüreğime üç mesele kor
Biri hasret biri vuslat biri dert

Ağlayarak doğdu bunca gülenler
Dirilerek geldi bunca bunca ölenler
Üç ihtiyaç duydu hasta olanlar
Biri kaldır biri yatır biri ört

Bak neler halketmiş yaradan bize
Sınır koymuş gece ile gündüze
Üç eşya dünyada çok batar göze
Biri sıvı biri yumşak biri sert

Üç derdin geçilmez oldu önüne
Yalnız bugün kefil yarına düne
Ömür çıkar gider üç merdivene
Biri çocuk biri gençlik biri kart

Adem olan üç hal ile bilinir
Elden dilden belden mesul olunur
Her varlığın üç ciheti bulunur
Biri öndür biri yandır biri art

Üç kanaldan gelir benim kudretim
Doğru sözü söyler iken ifritim
Hayatımda üç mahluka nefretim
Biri aslan biri yılan biri kurt

Gökyüzünde üç ışık var dolaşır
Ay güneşten güneş aydan bölüşür
İnsan oğlu üç amaca çalışır
Biri servet biri kudret biri yurt

Nedir bilmem sevenlerin muradı
Acıdır tatlıdır dünyanın tadı
Yalnızca Mahzuni Şerif'in adı
Kim Türk der kimi gavur kimi kürt

Aşık Mahzuni Şerif - Uyan Halkım Uyan

Bir uykudan böyle bir ses
Duy uyan etme uyan
Uyku bir can olsa bile
Kıy uyan gardaş uyan

Uyku tembel niyetidir
Aç gözünü hayat nedir
Gittiğin yol çok kötüdür
Cay uyan halkım uyan

Ates düşmüş döşeğine
Sen gene uyursun gene
Elini vicdan üstüne
Koy uyan nolur uyan

Kazanmadan yemek ayıp
İnsan hakkı olur kayıp
Tek benim sırtımdan soyup
Doy uyan yapma uyan

Uyuyanın kazancı olmaz
İnsana bir vefa vermez
Bir daha Mahzuni gelmez
Say uyan dostum uyan

Yeter artık uyuduğun
Sen de ögren sen de uyan

Aşık Mahzuni Şerif - Uyan Çoban Sürüde Kurt Var

Uyan çoban uyan sürüde kurt var
Mor koyun yaralı kuzu perişan
Sakiler inliyor sızlıyor dağlar
Mecnun çöle dargın yazı perisan

Canavar bürünmüş kuzu postuna
Karışmış sürüye canlar kastına
Hakim defterini yazmış üstüne
Ciğer pare pare sizi perişan

Gemiler delinmiş yelkeni berbat
Zehire garkolmuş misk ile şerbet
Sanma ki dünyanın sultanı rahat
Bazan dalgın gezer bazı perişan

Uyan çoban uyku zarar getirir
Her taşın başında bir kurt oturur
Sürmeli yavruyu alır götürür
Parça parça koyma bizi perişan

Yabaniler gezer dostun bağında
Mecnun dolaşmıyor Leyla dağında
Halden hale girdim gençlik çağında
Mahzuni yan yatar sazı perişan

Aşık Mahzuni Şerif - Uyan (Bu Uykudan)

Bu uykudan böyle bir ses
Duy uyan etme uyan
Uyku bir can olsa bile
Kıy uyan gardaş uyan

Uyku tembel niyetidir
Aç gözünü hayat nedir
Gittiğin yol çok kötüdür
Çay uyan halkım uyan

Ateş düşmüş döşeğine
Sen gene uyursun gene
Elini vicdan üstüne
Koy uyan nolur uyan

Kazanmadan yemek ayıp
İnsan hakkı olur kayıp
Tek benim sırtımdan soyup
Doy uyan yapma uyan

Uyuyanın kazancı olmaz
İnsana bir vefa gelmez
Bir daha Mahzuni gelmez
Say uyan dostum uyan

Aşık Mahzuni Şerif - Unuttu Bizi (Dört Yol Oldu)

Dört yol oldu bizim köye
Geldi de unuttu bizi
Yarim yanloş bir de selam
Verdi de unuttu bizi
Unuttu bizi unuttu bizi

Yalan dolan bu aralar
Neylesin ki fukaralar
Utanmaz yüzü karalar
Unuttu bizi unuttu bizi

Çok düşündük ince ince
Yürüdük onlar önünce
Zalım koltuğu görünce
Unuttu bizi unuttu bizi

Mahzuni zamanı gözler
Yaralarım derin sızlar
Velhasılı vefasızlar vefasızlar
Unuttu bizi unuttu bizi

Aşık Mahzuni Şerif - Türkiye’den Dolu Dolu Selam

Ben gelirken beyaz karlar yağmıştı
Düz ovayı kara duman boğmuştu
Rahat olanlara güneş doğmuştu
Hasret ile iki gözü dolan var

Çok azaldı kızılırmak ceyhanlar
Kokmaz oldu lale sümbül reyhanlar
Birbirini sevmez oldu insanlar
Ne yazık ki öldüren var ölen var

Mahzuni'yim alın teri yemedim
Ömrümde haksıza haklı demedim
Benim türkiyelim benim memedim
Türkiye'den dolu dolu selam var

Aşık Mahzuni Şerif - Tersname (Sana Diyeceğim Var)

Sana diyeceğim var eğlen yolcu
Kurduğun yuvayı yık da öyle git
Zamanede ilk görevdir insana
Baştan dinden haktan çık da öyle git
Bir sudan geçince köprüyü devir
Sel basmış tarlaya ırmağı çevir
Birlik dümenini tersine kıvır
Sağa sola sövüp dök de öyle git
Allah bir deseler sen söyle haşa
Nadan ehliyle çıkılmaz başa
Komşunun açlığı tatlı tamaşa
Bir tekme de sen vur yık da öyle git
Ortak isen hesap etme ölçmeyi
İhmal etme dost ırzına geçmeyi
Bir döğüşte çok ayıp gör kaçmayı
Beş on yumruk yiyip sek de öyle git
Elinden tut çamurlara at körü
Beriye ötede öteye beri
Kapıya gelirse döv misafiri
Bir de ana avrat çek de öyle git
Kızına bakanın oğlunu öldür
Meclise girersen büyüğe saldır
Kefeni soy mezarlara kül doldur
Ölünün dişini sök de öyle git
Ciğerin yarası sivri cam ister
Kötülük meydanında kendin göster
Adamın cömerdi yavuz it besler
Meteliği başa kak da öyle git
Küfür eksik etme aziz dilinden
Gaddarlık kılıncın koyma belinden
Hiçbir şey gelmezse bile elinden
Fesat tohumunu ek de öyle git
Hasılı sözümün tersine yürü
Görmesin gözlerin topalı körü
Kısa yerden eksik etme ömürü
Mahzuni Şerif'ten bık da öyle git

Aşık Mahzuni Şerif - Tavşan Nedir Ki

Bana Tavşan Eti Yer Misin Derler
Çok Yalanlar Yedim Tavşan Nedir Ki
Karanlık Sofrada Kara Mecliste
Kör Yılanlar Yedim Tavşan Nedir Ki

Hayli Geçtim Felek Denemesinden
Her Çoban Bilinmez Kaval Sesinden
Koyun Kılığında, Pis Memesinden
Süt Salanlar Yedim Tavşan Nedir Ki

Hayvanın Hayvandan Asili Vr Mı
Hayvan Hayvan Doğar Başka Doğarmı
Tavşan Cennetlikte Domuz Gavur Mu
Nice Canlar Yedim Tavşan Nedir Ki

Mahzuni İnsana Doğrusu Gerek
Yapabilir Misin Toprağı Çörek
Dinli-Dinsiz, Gavur-Müslüm Diyerek
Çok Canlar Yedim Tavşan Nedir Ki

Aşık Mahzuni Şerif - Tatlı Yalanlar (Duydun Mu)

Bir gerçek yalanım vardır erenler
Anam yeni gelin oldu duydun mu
Bir gasavet aldı babamı
Düğününde davul çaldı duydun mu

Bizim köy'e kabak ektik dut bitti
Yeşil yaprağında develer öttü
Dört boynuzlu koç'lar doğuma yattı
İkiz ikiz kurtlar geldi duydun mu

Semer vurduk serçe'lerin eğnine
Balığı bezirgan yaptık yanına
Ramazan Aga'nın girdik kanına
Aklımızı Bayram aldı duydun mu

Senem kadın sekseninde doğurdu
Doğan çocuk mama diye bağırdı
Bitirdi de altı kova yoğurdu
Bir dakka uykuya daldı duydun mu

Keban'a göl yaptık daglar sulandı
Bütün Edirne'de bağlar sulandı
Karadeniz bir sinekten bulandı
Çoştu Akdeniz'e doldu duydun mu

Mahzuni der işte böyle halimiz
Avrupa'ya köprü olur dilimiz
Arada sırada hortlar ölümüz
Her biri bir makam çaldı duydun mu

Aşık Mahzuni Şerif - Şeytan Yatar (Sülb-i Köpek)

Öyle bir sülb-i köpeğe çattırdı felek beni
Hak bilir ki her tüyünde yirmi bin şeytan yatar
Dev halimde kel kirpiye yutturdu felek beni
Burnunda leş kokar itin bıyığı kaytan yatar

Ayrılmaz memusu milletin bir yudumcuk yal için
Ovuşturur pis elini ar'ında duman yatar
Pezevenklik şiarıdır para için pul için
Avradı yatmasa yere kendisi gene yatar

Böyle edepsiz çığırtkan elinde bir saz gezer
Mızrabında fitne fücur perdesinde kan yatar
Bu doğarken kefereden ebe etmemiş nazar
Nasıl olmuş bu köpekte suret-i insan yatar

Bir bakarsın el göğsünde şah-ı merdanı anar
Göğsündeki her pamağın altında milcan yatar
Gözlerinin bebeğinde pisliğin mumu yanar
Gönlünde hara yapılmış her çeşit hayvan yatar

Böyle mülehhez şerefsiz bulunmaz her toplumda
Yatağında ortağı var kendisi hep yan yatar
Haysiyet neyine gerek zikri fikri dumdumda
Ayağı yerden kalkarken namusu kaygan yatar

Derim ki ey Haydar'ı sevenler koymayın bu züppeyi
Onun kılsız kafasında kaç çeşit mervan yatar
Dost meclisi ahır değil sokmayın adam deyi
Her tüyünde lanet kokar sözünde lanet yatar

Eskaza bir mezarlıktan geçse böyle namussuz
Ağa ölüsüne kadın satmaya plan yapar
Dua biçiminde hesap yapar geçer kaygusuz
Dünyaya geç geldiğine pişman yatar

Ey Mahzuni bu yezidden uzak tut yollarını
Varmak istediğin yolda ol şah-ı merdan yatar
Yeter ki can ile sev mevlanın kullarını
Bir canını onlara ver uğrunda bin can yatar

Aşık Mahzuni Şerif - Şeriat (Anadolu İslamıyım)

Anadolu İslamıyım çok şükür
Cihat duran şeriata karşıyım
Her güzel inancın şeriatı var
Başlar vuran şeriata karşıyım

Allah'ın elçisi sevmez kıt'ali
Çünkü bunun çok büyüktür vebali
Olur ya efendim insanlık hali
Fazla soran şeriata karşıyım

Kitaba inandım yalana değil
Öfkem namaz kılana değil
İtikadım canlar alana değil
Kök koparan şeriata karşıyım

Şeriat ilk kapı doğru gitmektir
Şeriat hak ile yolu gütmektir
Şeriat kötüyü islah etmektir
Yoksa her an şeriata karşıyım

Şeriatta olmaz farklı düşünce
Düşünmek gerekir bilimce fence
Geçmişten bugüne böyle mi geldik sence
Bilime karşı çıkan şeriata karşıyım

Mahzuni Mevla'ı koymaz dilinde
Çağlayıp inledim aşkın selinde
Bir kaç şeyhin,bir kaç şahın elinde
Hüküm süren şeriata karşıyım

Aşık Mahzuni Şerif - Sorulmalıdır (Bizden Selam Olsun)

Bizden selam olsun Süleyman beye
Bize içi dışı görülmelidir
Kanınan boğuyor gardaş gardaşı
Bizzat kendisinden sorulmalıdır

Biz balık degiliz bizi yutmasın
Önümüze kalkan kılıç tutmasın
Anadolu derler sakın çatmasın
Aklı başlarına derilmelidir

Bizim atlar kır beygire benzemez
Dağda gezer denizlerde yüzemez
Unutmasın çakal aslan ezemez
Bizde sivri burun kırılmalıdır

Bana bu illerde Mahzuni derler
Fukarayı sever er oğlu erler
Babasının malı değil bu yerler
İnsanca bir düzen kurulmalıdır

Aşık Mahzuni Şerif - Sofu Baba (Gücenme)

Gücenme ey sofu baba
Biz aşığız kör değiliz
Ver bir selam al merhaba
İkiliğe yar değiliz

Hudey hudey hür aşkına
Yol verin gitsin şaşkına
Adaletsiz padişahın
Canavar girsin köşküne

Adem olan adem sever
Adalete boyun eğer
Kul hakkı dünyayı değer
Biz cana kıyar değiliz

Oooooo meyhaneci
Şarab'ın bugün çok acı
İnsanlar konar göçerler
Kimi hoca kimi hacı

Gider Kul Mahzuni gider
Gider dostu tavaf eder
Benim bildiğim bu kadar
Biz cahile uyar değiliz

Hudey hudey hür aşkına
Biz içeriz pir aşkına
Adaletsiz Hükümdarın
Ateşler düşsün köşküne

Oooooo meyhaneci
Bugün şarab'ın çok acı
İnsanlar kabe misali
Gelen derviş giden hacı

Aşık Mahzuni Şerif - Softalar (Ey Arapça Okuyanlar)

Ey Arapça okuyanlar
Allah Türkçe bilmiyor mu
İngilizce Fransızca
Bize hitap kılmıyor mu

Çalışanlar geri kalmaz
Çalışmayan bir halt bilmez
Yalnızca fikirler ölmez
Peygamberler ölmüyor mu

Bizimdir bu bahçe, bağlar
Bizimdir bu yeşil dağlar
Canı sağ olsun softalar
Ayakkabı çalmıyor mu

Dost gezer dostluk bağında
Biz olur bizlik dağında
Gavurun Merih çağında
Alem bize gülmüyor mu

Bir bülbül getirmez yazı
Yalnızca bülbül avazı
Mahzuni korkmadan sazı
Kainat'a çalmıyor mu

Aşık Mahzuni Şerif - Softa (Bu Kafirdir Diye)

Bu kafirdir diye yol tefrik etme
Adamı kınamak ayıptır softa
Bildiğim mezaratı mal diye satma
Hak aşikar köre kayıptır softa

İptida Adem'e secde kılındı
Çar-anasır Adem ile bilindi
Divitten dökülen yazı silindi
Ak üstünde kara kalıptır softa

Bir kurbanın, bir lokmasın yer mi Hak
Allah neye muhtaç, söyle neyi yok
Havaya bakarsın, kuldanmı uzak
Hedefsize küfür vaciptir softa

Kıble Hicaz'daysa Muhammet orda
Ordaki Peygamber ne gezer burda
Burda da mevcutsa Kıble her yerde
O ki her kıbleye sahiptir softa

Unuttun mu yuvarlanan çobanı
Kıble hesap etme hedefi tanı
Adem Safiyullah yalan mı yan
Velagat Keramna sarihtir molla

Yunus neye döndü balık rahminde
Ondan üstün hizmet var mıdır sende
Daha Hicaz şehri yokken dünyada
Kıble ne tarafta sabitti molla

O köprüyü çoktan geçti Mahzuni
Sevgiyle tanıdım imanı dini
Derdim var efendi neylersin beni
Gönül insanlığa aşıktır molla

Aşık Mahzuni Şerif - Sivas Dramı (Allah Allah Dost)

Allah Allah dost diyerek
Koştuk Sivas ellerine
Halk türküsü söyleyerek
Coştuk Sivas ellerinde

Dışarda tekbir sesliler
İçerde kara yaslılar
Tüm Sivas'ın suçu yoktur
Ama yaktı Sivaslılar

Madımak'ta şimsek çaktı
Alevler göklere çıktı
Kime kızdı, kimi yaktı
Şaştık Sivas ellerinde

Dışarda tekbir sesliler
Eli sopalı fesliler
Müslüman kanı helal mi
Ama yaktı Sivaslılar

Alev kapladı yanımız
Hak'ka ulaştı canımız
Ateşle yandı tenimiz
Taştık Sivas ellerinde

Dışarda tekbir sesliler
Eli kanlı iffetsizler
İnsan kıyar mı insana
Yazık yaktı Sivaslılar

Devlet baba, devlet baba
Ne kötülük ettik sana
Döne döne yana yana
Piştik Sivas ellerinde

Mahzuni tekbir sesliler
İçerde yanıyor canlar
Şeriatın içtiği kanlar
Bileniyor tüm insanlar
Tüm Sivas'ın suçu yoktur
Ama yaktı Sivaslılar

Sivastan göklere uçtuk
Gönlümüz Hak'kı diler
Alevlerle kucaklaştı
Muhlis'ler Nesimi'ler
Yıldız daği toz dumanlı
Yollarımızı tutmayın
Biz bu yolun son yolcusu
Siz bizi unutmayın
Bu yol çok yolcular gördü
Gültekin'ler Gülsüm'ler
Biz hak'kı severek öldük
Sevmeyenler ne bilsinler
Verdiğiniz bu duman
Sanma ki bizi boğar
Bir Pir Sultan kurban olur
Yüzbin Mahzuni doğar
Yüzbin Mahzuni doğar

Aşık Mahzuni Şerif - Seyyah Oldum Pazar Pazar

Seyyah oldum pazar pazar dolaştım
Bir tüccara satamadım ben beni
Koyun oldum kuzum ile meleştim
Bir sürüye katamadım ben beni
Ben beni kendimi canımı özümü

Dostlar beni bir kazana kodular
Kırk yıl yandım daha çiğdir dediler
Ölçeğimi gram gram yediler
Bir kantarda tartamadım ben beni
Ben beni kendimi canımı özümü

Deli gönlüm aktı gitti engine
Çok boyandım çok çiçekler rengine
Bir Mahzuni demiş oldum kendime
Olmaz olsun atamadım ben beni
Ben beni kendimi canımı özümü

Aşık Mahzuni Şerif - Sen Açtın Yarayı

Sen Açtın Yarayı Sen Saramazsın
Uzatma Elini Derman Olsa da
Bir Daha Sineme Ok Vuramazsın
Sultan Süleymandan Dostum Ferman Olsa da

Yıllardır İnandım Tatlı Diline
Yılanlar Sarılsın İnce Beline
Hiç Selamlar Koyma Sabah Yeline
Almam Selamını Ey Dost Bir An Olsa da

Çiçek Olsan Yaprağına Erişmem
Irmak Olsan Pınar Olup Karışmam
Yemin Ettim Senin İle Barışmam
Seksen Bayram Doksan Doksan Kurban Olsa da

Ben Bir Mahzuniyim Sen Bir Filansın
İsterim ki Yolun Sarpa Dolansın
Allah Bir Desen De Yine Yalansın
İnanmam Ki Küfrü Küfrü İman Olsa da

Aşık Mahzuni Şerif - Semah (Dem Dem Ali Dem)

Dem dem dem dem Ali dem'i
Erenler sürüyor erkanı yolu
Ya hızır ya hızır ya hızır
Dem Ali dem dem

Hey erenler bir gül açmış Hicaz'dan
Yaprağı Muhammed Deha'sı Ali
Gönül demden gezer aşk ile nazdan
Menzili Muhammed Pervazı Ali

Ya hızır ya hızır ya hızır
Dem dem dem Ali dem

Tadına doymadım yeşil donunun
Vuran baglarının gonca gülünün
Erenler yolunda Allah çölünün
Mecnun'u Muhammed Leyla'sı Ali

Ya hızır ya hızır Leyla'sı Ali
Dem dem dem dem Ali dem dem

Çark eyle çark eyle
Semah erenlerindir
Dogru görenlerindir
Bu yola eğri girmez
Hak'ka girenlerindir

Aşık Mahzuni Şerif - Selim (Elli Yaşta Bu Ne Hal)

Elli yaşta bu ne hal
Daha ne Selim
Bir kız almışsın aptal
Daha ne Selim
Çiftliğinde kırk kahyalar
Sana gelme mi yahya'lar
Selim Selim Selim Selim

Ceyhan suyu ters akmaz
Daha ne selim
Afşin ovasın yıkmaz
Daha ne Selim
Beş yıl daha geçince de
Bu kız yüzüne bakmaz da
Selim Selim Selim Selim

Azraile gitmişsin
Daha ne Selim
Rüşvet teklif etmişsin
Daha ne Selim
Bir köyün merasını
Malın diye satmışsın da
Selim Selim Selim Selim

Mahzuni der kim oldum
Daha ne Selim
Mevsim degişti de soldun
Daha ne selim
Bu işin en sonunda da
Ahu dudu yedin belanı buldun
Selim Selim Selim Selim

Aşık Mahzuni Şerif - Savulsun Gitsin

Ambargo mambargo dinleme gardaş
Gelin Amerika kovulsun gitsin
Üsleri müsleri çıksın burdan
Kendi toprağına savulsun gitsin

Bu herifler senden alır haşhaşı
Morfin eder sana açar savaşı
Boşuna vurmadan gardaş gardaşı
Bir bayram davulu çalınsın gitsin

Elin gavurunu boşa çağırma
Evdeki dövüşü ele duyurma
Seni senden beni benden ayırma
Böyle bir memleket öğünsün gitsin

Bu topraklar bizimdir bizim olacak
Amerika bela buldu bulacak
Mahzuni bağımsız şehit kalacak
Yeter ki Türkiye'm dev olsun gitsin

Aşık Mahzuni Şerif - Satılıyor Berçenek

Duyun insanlar duyun
Satılıyor Berçenek
Berçenek benim köyüm
Satılıyor Berçenek

Aslanlar hep yiyor et
Hangi derde diyem evet
Bize baksın hükümet
Satılıyor Berçenek

Bizi korusun hükümet
Satılıyor Berçenek

Çoluk çocuk dağılacak
Yoksullar boğulacak
Bilmem ki halim ne olacak
Satılıyor Berçenek

Elbistanlı çıktı dağa
Baktım bahçeye bağa
Alır köyümü ağa
Satılıyor Berçenek

Yüreğim yaralıdır
Bilmem ağam nerelidir
Kul Mahzuni oralıdir
Satılıyor Berçenek

Aşık Mahzuni Şerif - Sarı Saçlım Mavi Gözlüm

Sana Hasret Sana Vurgun Gönlümüz
Neredesin Mavi Gözlüm
Nerde Nerde Nerdesin Dost
Bu Gemi Bu Karadeniz
Sarı Saçlım Mavi Gözlüm
Nerde Nerde Nerdesin Dost

Ararım İzini Dolmabahçeden
Bir Daha Dönmezmi Bu Yola Giden
İçimde Sen ,Gözümde Sensarı Saçlım Mavi Gözlüm
Nerde Nerde Nerdesin Dost

Kurban Olam Yürüdüğün Yollara
Kara Peçe Yakışmıyor Kullara
Uyan Bak Bizim Hallara
Sarı Saçlım Mavi Gözlüm
Nerde Nerde Nerdesin Dost

Bulutlar Terinden, Dağlar Kokundan
Sarhoştur Sevdiğim Mahsuni Bundan
Bir Daha Gel, Gel Samsundan
Sarı Saçlım Mavi Gözlüm
Nerde Nerde Nerdesin Dost

Aşık Mahzuni Şerif - Sarhoş (Karlı Dağlar Kara Bulut)

Karlı dağlar kara bulut içinde
Yaylası hüzünlü yöresi bir hoş
Sevdalı yolcular umud içinde
Hayalin düğünü töresi bir hoş

Han sarhoş hancı sarhoş
Yolda yabancı sarhoş
El çek tabip gönlümden
İçimdeki sancı sarhoş

Bahar gelmiş Nurhak dağı otlanmış
Bizim evde bayram günü kutlanmış
Obalar dağılmış dostlar yadlanmış
Eyvah! ayrılığın yaresi bir hoş

Mahzuni yıldızım aylar içinde
Bağlanmışım zülfü yaylar içinde
Yüzemez yunuslar çaylar içinde
Deniz vurgunun yaresi bir hoş

Aşık Mahzuni Şerif - Salman (Dostlar Böyle Kardaş)

Dostlar böyle kardaş düşman başına
Babamın başına belasın Salman
Tarlayı tapu'yu düşeşe verdin
Kumar gecesinde ölesin Salman

Yetmişlik anamın gırtlağın tuttun
Beş kardeşin bütün hakkını yuttun
Doğduğumda beni bir kıza sattın
Bu dünya da evsiz kalasın Salman

Babam'ın gözü kör yüzleri soldu
Salman'ın elinde çilesi doldu
Satmadık dört çocuk bir inek kaldı
Yürü Allah'ından bulasın Salman

Mahzuni Şerif' im yapanlar çeksin
Ağlasın gözlerin yaşların aksın
Zalimin elinden haklılar gelsin
Sen de çok çileler bulasın Salman

Aşık Mahzuni Şerif - Rest (Bana Dönek Demiş)

Bana dönek demiş itin birisi
Açığım neymiş sor hele hele
Eli çatlamamış ayı irisi
Gel bizim köylerde dur hele hele

Bir yığın kitabı yığmış önüne
Sinek konsa korkar tatlı canına
Hipi yosmasını almış yanına
Pehlivanlık yapar gör hele hele

Köylüden yanadır toprak görmemiş
Viskiden gayriye dudak sürmemiş
Ömür boyu serçe bile vurmamış
Ordu yıkacakmış ker hele hele

Yiğittir ölüsü dağlarda kalan
Yiğittir yiğidin öcünü alan
Soytarıdan yiğit olur mu ulan
Sen bizim dağlara gir hele hele

Bu herifin önü sonu ayandır
Anlayana benim sözüm beyandır
Senden korkan hayvan oğlu hayvandır
Gel de Mahzuni'yi vur hele hele

Aşık Mahzuni Şerif - Öyle Bir Zamana Geldik

Öyle bir zamana geldik
Küfrün adı iman oldu
Doğru dürüst gider iken
Hakkın yolu duman oldu

Koyun sesi kurdun sesi
Bir çıkıyor neyin nesi
Adamın adam sevmesi
Geçti hayli zaman oldu

Dost rüzgarı kesti hızı
Okşadı gitti camızı
Daha dünün suratsızı
Şimdi kaşı keman oldu

Irgat koşar ekmek zalım
Ele geçmez de bakalım
Der Mahzuni benim halim
Korkuyorum yaman olur

Aşık Mahzuni Şerif - Öldürecek Zam Fakiri

Bu ne biçim adelettir
Öldürecek zam fakiri
Açlık en büyük lanettir
Öldürecek zam fakiri

Dert mi yesin fakir hamal
Aman paşam bu nasıl hal
Boynunuzdan gitmez vebal
Öldürecek zam fakiri

Fakir kimden alsın murat
Karnı açtır asık surat
Senin karnın toktur kır at
Öldürecek zam fakiri

Zam zengine dokunmaz ki
Zerrece içi yanmaz ki
Böyle millet uyanmaz ki
Öldürecek zam fakiri

Kimi duldur kimi yetim
Öyle büyüktür milletim
Taraf tutuyorsam itim
Öldürecek zam fakiri

Mahzuni bu dertler derin
Aferin bey'ler aferin
Vay haline vay köylerin
Öldürecek zam fakiri

Aşık Mahzuni Şerif - Oy Babo (Elim Kolum Kelepçeli)

Elim kolum kelepçeli
Oy babo oy oy
Koltuk yumuşak aga deli
Vay babo vay vay

İnsan ol bilime eğil
İnsan gibi her şeyi bil
Rezil olan şehir değil
Köy babo köy köy

Cehalet aklım uçurdu
Beni yerlere geçirdi
Muhtar anamı kaçırdı
Duy babo duy duy

Bu yol böyle gide gide
Yerimiz yoktur dünyada
Kimi hoca kimi dede
Say babo say say

Yıkılacak yanlış giden
Bu işin nedeni neden
İnsanlığı insan eden
Huy babo huy huy

Gel Mahzuni çağlayalım
Yönü dosta bağlayalım
Dövdün bari ağlayayım
Oy babo oy oy

Aşık Mahzuni Şerif - Nem Kaldı (Parsel Parsel)

Parsel Parsel Eylemişler Dünyayı
Bir Dikili Taştan Gayrı Nem Kaldı
Dost Köyünden Ayağımı Kestiler
Bir Akılsız Baştan Gayrı Nem Kaldı

Padişah Değilem Çeksem Otursam
Saraylar Kursam Da Asker Yetirsem
Hediyem Yoktur Ki Dosta Götürsem
İki Damla Yaştan Gayrı Nem Kaldı

Mahsuni Şerifim Çıksam Dağlara
Rastgelsem De Avcı Vurmuş Marala
Doldur Tüfeğini Beni Yarala
Bir Yaralı Döşten Gayrı Nem Kaldı

Aşık Mahzuni Şerif - Nerdesin (Sana Hasret)

Sana hasret, sana hayran gönlümüz
Sarı saçlım, mavi gözlüm nerdesin
Bu gemi bu "Kara Deniz"
Sarı saçlım, mavi gözlüm nerdesin

Kurban olam yürüdüğün yollara
Kara peçe, yakışmıyor kullara
Uyan bak bizim hallara
Sarı saçlım, mavi gözlüm nerdesin

Bulutlar teriden, dağlar korkundan
Sarhoştur Mahzuni, senin kokudan
Bir daha gel gel Samsun'dan
Sarı saçlım, mavi gözlüm nerdesin

Aşık Mahzuni Şerif - Ne Sandın (Aylar Birbirini)

Aylar birbirini kovalar durur
Geçip giden yıllar döner mi sandın
İçimde yaktığın onulmaz ateş
Öyle kolay kolay söner mi sandın

Kaygılar çevirdi çevre yanımı
Soğudukça kurutuyor kanımı
Girdin yüreğime çektin canımı
Sence yaptığını hüner mi sandın

Hele düşün kırkı geçti kırdığın
Hesabında değil neyi vurduğun
Duman edip bulutlara sardığın
Gönül kolay kolay iner mi sandın

Mahzuni başını aşka eğdirdin
Seller ile akıp girdaba girdin
Gönül fincanına bir taş değdirdin
Kırıldı uzayıp söner mi sandın

Aşık Mahzuni Şerif - Mükremin (Koltuğunda Şarap)

Koltuğunda şarap elinde kalem
Koşarak derdini yazdı yıkıldı
Son çamın dibinde yaptı bir alem
Son yudumdu çekti sızdı yıkıldı

Vay haline ahvaline
Kül başına göz yaşına Mükremin

Bir mayısta sol elini kaldırdı
Derman diye boş meydana saldırdı
Kursağını joplarınan doldurdu
Bekçiye polise kızdı yıkıldı

Koş boşuna göz yaşına
Taş başına peşpeşine Mükremin

Der Mahzuni söylemiştim bin kere
Yıllar yılı kan akıyor bu dere
Karanlıkta götürdüler bir yere
Kendi mezarını kazdı yıkıldı

Vay haline ahvaline
Göz yaşına taş başına Mükremin

Aşık Mahzuni Şerif - Mustafa’nın Kemali

Muhammet devrini ihya eylemiş
Çünkü Mustafa'nın Kemali haktır
İlim Çin'de olsa ara bul demiş
Hayvanlara akıl Çin'den uzaktır

Zalim softa güya Mustafa sever
Atasın bırakır toprağı över
Gider Medine de bağrını döver
Ali der arslandan haberi yoktur

İster putperest ol ister Musevi
Huzuru Hüda'da haklar İsevi
Bizim peygamberin gözleri mavi
Ne aladır ne araptır ne aktır

Evvelki nüvvüyet şimdi ülküdür
İster küfür et softa ister kudur
Hazrete gitmenin esrarı şudur
El ele bel bele birlik tutmaktır

Cehennemler haykırırken dünyada
Kan içinde inleşirken şüheda

İnkar etme kim yetişti imdada
Zülfükar'lı kemalinan buraktır

Kimden aldı sana bıraktı seni
Soya sulbe koşma mürşidi tanı
Binbir oda sahip madem ki gani
Cenabi kemalin kudreti çoktur

Zamanın üstadi geçmişin hasmi
Kanda münehzehtir mekanı cismi
Ahır zaman idi Mustafa ismi
Bana inanmazsan kitaba baktır

Mahzuni şükreder kemal ehline
Payımal olsam da şerrin cehline
Eyvah olsun softa kardeş zihnine
Cemalden bihaber cana yazıktır

Aşık Mahzuni Şerif - Mustafa’nın Kemali

Muhammet devrini ihya eylemiş
Çünkü Mustafa'nın Kemali haktır
İlim Çin'de olsa ara bul demiş
Hayvanlara akıl Çin'den uzaktır

Zalim softa güya Mustafa sever
Atasın bırakır toprağı över
Gider Medine de bağrını döver
Ali der arslandan haberi yoktur

İster putperest ol ister Musevi
Huzuru Hüda'da haklar İsevi
Bizim peygamberin gözleri mavi
Ne aladır ne araptır ne aktır

Evvelki nüvvüyet şimdi ülküdür
İster küfür et softa ister kudur
Hazrete gitmenin esrarı şudur
El ele bel bele birlik tutmaktır

Cehennemler haykırırken dünyada
Kan içinde inleşirken şüheda

İnkar etme kim yetişti imdada
Zülfükar'lı kemalinan buraktır

Kimden aldı sana bıraktı seni
Soya sulbe koşma mürşidi tanı
Binbir oda sahip madem ki gani
Cenabi kemalin kudreti çoktur

Zamanın üstadi geçmişin hasmi
Kanda münehzehtir mekanı cismi
Ahır zaman idi Mustafa ismi
Bana inanmazsan kitaba baktır

Mahzuni şükreder kemal ehline
Payımal olsam da şerrin cehline
Eyvah olsun softa kardeş zihnine
Cemalden bihaber cana yazıktır

Aşık Mahzuni Şerif - Mini Etekli Kızımız

Mini etekli kızımız
Sokak sokak düğün ister
Kalça göster göğüs göster
Mini etekli kızımız

Terbiyesi bulutlarda
Hayalleri umutlarda
Babası aç kendi darda
Mini etekli kızımız

Zaten bizim hayat mini
Avrupa'ya gitti ünü
Kime sattın arı dini
Mini etekli kızımız

Soytarı mı sosyete mi
Biz mi deli siz öte mi
Mini tahsil Fakülte mi
Mini etekli kızımız

Kız anaya benzemez mi
İnsan gibi gezemez mi
Şu entari uzamaz mı
Mini etekli kızımız

Mahzuni yoldan çıkamaz
Sana bu şekil bakamaz
Terbiyeni halk yıkamaz
Mini etekli kızımız

Aşık Mahzuni Şerif - Mezarlık (Dünya Dedikleri)

Dünya dedikleri mezarlık imiş
Bilmem ki ne zaman güldürür beni
Bir çiçeğim derdim dostluk bağında
Eser cahilin rüzgarı soldurur beni

Tükenmez dünyanın kara kedisi
O'nun için bitmez gönlümün yası
Vız gelir cahilin dedikodusu
Ne korkutur ne de yıldırır beni

Ayıptır Mahzuni kılıçla kama
İnsan olan insan kıyar mı cana
Cehennem kükrese korkmazdım ama
Dostun bir tek acı sözü öldürür beni

Aşık Mahzuni Şerif - Metin (Çağlayanın Alemi)

Çağlayanın alemi
Çaresizin selamı
Metin'im şehit olmuş
Kana batmış kalemi

Yaz Metin'im gene yaz
Yüreciğin var olsun
Sana vuran zalimin
Kolu kökten kırılsın

Panzer gelir uzaktan
Düdügün çala çala
Metin'im can veriyor
Gözleri dola dola

Yaz Metin'im haberin
Artık olan oldu de
Vay benim memleketim
Bak kimlere kaldı de

Mahzuni yanar ağlar
Eli kalem tutana
Hani söz vermiştiniz
Ankarada yatana

Yaz Metin'im haberin
Yüreciğin var olsun
Sana vuran zalimin
Eli kolu kırılsın

Aşık Mahzuni Şerif - Merdo (Sana Birgün Olsun)

Sana Bir Gün Olsun
Gülmedi Hayat
Kaderi Berbat Merdo,Merdo
Burası Gurbet, Burası Gurbet

Gelme Demedim mi Merdo
Dönme Demedim mi
Vururlar Seni Merdo Merdo
Söylemedim mi Söylemedim mi

Köprünün Başında Merdo
Pusu Kurarlar
Seni Ararlar Merdo Merdo
İzin Sorarlar, Seni Kırarlar

Gelme Demedim mi Merdo
Dönme Demedim mi
Vururlar Seni Merdo Merdo
Söylemedim mi, Söylemedim mi

Mahzuni Yandı Sana Merdo
Bitti Baharım
Bahar Aylarım Merdo Merdo
Soldu Baharım, Yeşil Bağlarım

Gelme Demedim mi Merdo
Dönme Demedim mi
Vururlar Seni Merdo Merdo
Söylemedim mi, Söylemedim mi

Aşık Mahzuni Şerif - Mehmet Emmi (Bir Çift Öküz)

Bir çift öküz yeter mi
Aha Mehmet emmi
Böyle baca tüter mi
Daha Mehmet Emmi

Çoluk çocuk uyumaz
Aha Mehmet emmi
Aç insanlar yatamaz
Daha Mehmet emmi

Bu tarla susuz tarla
Aha Mehmet emmi
Daha zorla ha zorla
Daha Mehmet emmi

On çocuk arpa yiyor
Aha Mehmet emmi
Beyler bunu bilmiyor
Daha Mehmet emmi

Mehmet emmi irezil
Deha Mehmet emmi
Vallahi yalan değil
Daha Mehmet emmi

Gidelim mahkemeye
Aha Mehmet emmi
Mahzuni Şerif geldi
Daha Mehmet emmi

Aşık Mahzuni Şerif - Meclis-i Meyhaneler

Alıştılar çalıştılar
Nutuk atıp yarıştılar
Atıp-tutup sarıştılar
Arsız-hırsız karıştılar
Meclisi meyhanelerde

Edebi çok senelerde
Dokunulmaz hanelerde
Seni böyle yapan kimler
Girdiğin viranelerde

Anadolu Anadolu
Kan ağlıyor sağı solu
Hak yolu Çankaya yolu
Sırada kalan seferde
Dertli yüzü perde perde

Sıra beklerken kederde
Dinle bizi kulak verde
Kızılca kıyamet kopar
Sabırın bittiği yerde

Kimi haksız kimi haklı
İkisi de çok meraklı
Beynimizde neler saklı
İman kalmadı neferde

Bizim Ramazan askerde
Olsa idi belki derde
Derma olur idi buna
Kalan koyun gitti kurda

Mahzuni der utanmazlar
Bizleri adam sanmazlar
Tepemizdeki cambazlar
Birbirlerini gammazlar
Ettiğiniz yemin nerde

Beşiniz düşmüyor dörde
Gel utan halimiz gör de
Arabanın günahı yok
Suçun büyüğü şöförde

Aşık Mahzuni Şerif - Meclis (Bir Meclise Mihman Oldum)

Bir meclise mihman oldum
Rastlamadım bir yarana
Ne acayip döndüm kaldım
Taş atarlar yalvarana

Meclisin yapısı güzel
Koltuğu kapısı güzel
Dışarda hepsi güzel
İçerde kıran kırana

Sandım ki bir savaş yeri
Adam çatlar diri diri
Deki bana hey serseri
Niye girdin bu borana

Kimi kimine bağırır
Biri kaçar beşi vurur
Kızan bir tekme savurur
Yanda uyuyup durana

Görülmemiş böyle uçar
Dokunulmaz zehir saçar
Hak'kı inkar eder kaçar
Döner el basar Kuran'a

Der Mahzuni çıkamadım
Bu cümbüşten bıkamadım
Kaşı çatık bakmadım
Kapıda kimlik sorana

Aşık Mahzuni Şerif - Maraş Halkı (Canana Doğru)

Maraş halkı da yana yana ön olur
Her sineği de bir alıcı kurt olur
Ben gidersem yüreğine dert olur
Gardaş kalk gidelim sılaya doğru
Anama doğru babama doğru
Yoldaş kalk gidelim canana doğru

Maraş halkı da yana yana ön olsun
Her sineği bir alıcı kurt olsun
Böyle memlekete düşmanım varsın
Sıla da bir gurbet el de bir bana
Yavru bir bana gardaş bir bana

Anam tüfeğini de direğe asar
Bacım tabancanı da bağrına basar
Anaya bacıya gardaş mı küser
Kalk gardaş gidelim sılaya doğru
Anama doğru Sunama doğru
Kalk gardaş gidelim de canana doğru

Gardaş o dağlarda dağların mı var
Ah çekip ardından ağların mı var
Sanki mor çubuklu bağların mı var
Sıla da bir gurbet el de bir bana
Gardaş bir bana canım bir bana
Sıla da bir gurbet el de bir bana

Aşık Mahzuni Şerif - Mamudo Kurban Niye Doğdun

Madem dünyaya dargınsın
Mamudo kurban niye doğdun
Kader yolunda yorgunsun
Mamudo kurban niye doğdun

Kurban gelir payın yoktur
Haftan yoktur ayın yoktur
Ankara'da dayın yoktur
Mamudo kurban niye doğdun

Kim okuyup yazar seni
Rüzgar değse bozar seni
Ölsen kovar mezar seni
Mamudo kurban niye doğdun

Adam olmasaydın neydin
Gelir miydin hiç bilseydin
Keşke doğmadan ölseydin
Mamudo kurban niye doğdun

Akar yaşın şakır şakır
Tahta döşek takır takır
Ölüler senden rahattır
Mamudo kurban niye doğdun

Mahzuni işin doğrusu
Öter zalimin borusu
Dayımın öksüz yavrusu
Mamudo kurban niye doğdun

Aşık Mahzuni Şerif - Madenciler (Kara Kuyular Derindir)

Kara kuyular derindir
Burda kalır madenciler
Ücreti bir aferindir
Zehir solur madenciler

Bir de kara yüzleri var
Yaşamdan hayli uzak
Kömür gibi kadere bak
Bilmem n'olur madenciler

Grizu gelir uykuda
Nice canlar yuta yuta
Biz cennet'te, o uykuda
Toptan ölür madenciler

Dile kolay kuyu dibi
Salınır gezer sağ gibi
Bin senelik maden gibi
Fosil olur madenciler

Yeryüzünde sevda güzel
Derinlerden selam eder
Bu dünyadan kömür gider
Duman gelir madenciler

Der Mahzuni kuyu dardır
Bize kolay o'na zordur
Bir onurlu teri vardır
Bunu bilir madenciler

Aşık Mahzuni Şerif - Kurban Olduğum

Gittim Akarçay'ı seyran eyledim
Kuru topraklarına kurban olduğum
Tokat'ın yaylası Almus'un özü
Yeşil yaprağına kurban olduğum

Cennetten sızarak bir göl serilmiş
Etrafına bin güzellik verilmiş
Sanki Kul Himmet'im kalkmış dirilmiş
Ala şafağına kurban olduğum

Düğün olur pehlivanlar derilir
Elele güzeller halay kurulur
Yeşil düzlüğünde çapa vurulur
Bostanı bağına kurban olduğum

Der Mahzuni şerif tokat diyarı
Toprağı bal olmuş insanı arı
Bir daha göreydim akar çayları
Taşına dağına kurban olduğum

Aşık Mahzuni Şerif - Köyün Çobanı (Kaybetti Sürüyü)

Kaybetti sürüyü dağda uyurken
Derde düştü bizim köyün çobanı
Bu dağlar ovalar bizimdir derken
Derde düştü bizim köyün çobanı

Koç geldi tosladı vurdu devirdi
Kurt daldı sürüye büktü kıvırdı
Beş parmakla keçesini çevirdi
Derde düştü bizim köyün çobanı

Çoban uyandi ki sürü dağılmış
Mor koyunlar gizli gizli sağılmış
Sürü'nün köpeği suda boğulmuş
Derde düştü bizim köyün çobanı

Niyeti yok dönüp köye gitmeye
Yüzü tutmaz dağda nara atmaya
Yemin ettim diyor davar gütmeye
Derde düştü bizim köyün çobanı

Mahzuni der yazık oldu sürüye
Bizim çoban dönmez oldu geriye
Olan oldu akşam geldi beriye
Hapı yuttu bizim köyün çobanı

Aşık Mahzuni Şerif - Köyüm Köyüm Yiğit Köyüm

Ne uzaktır su Maraş'a
Aman köyüm dertli köyüm
Yol bitmiyor koşa koşa
Aman köyüm yiğit köyüm

Ocakları tezek dolu
Gözlerime gider külü
Çamurdan çıkılmaz yolu
Eyvah köyüm yiğit köyüm

Avukat yer parasını
Muhtar eker merasını
Kimse sarmaz yarasını
Aman köyüm dertli köyüm

Savaş gelince köy köydür
Seçim gelince köy köydür
Ondan başka hiç bir şeydir
Aman köyüm yiğit köyüm

Aslan yoktur kürkü yoktur
Suyu yoktur parkı yoktur
Bir esirden farkı yoktur
Aman köyüm yiğit köyüm

İstanbul'un soşesi var
Gizli gizli köşesi var
Şehirlerin neşesi var
Eyvah köyüm canım köyüm

Üç candarma bir karakol
Yumurtası tavuğu bol
Ne okulu var ne düzgün yol
Eyvah köyüm yiğit köyüm

Hocaları takke bilir
Şam'ı mekke bilir
Doktor bilmez tekke bilir
Köyüm köyüm nazlı köyüm

Sırtına abalar giyer
Haklarını başkası yer
Tarhanaya şekerdir der
Köyüm köyüm yiğit köyüm

Mahzuni köye giderim
Kör oldu ağlar pederim
Elbet bir gün Allah kerim
Üzülme sen benim köyüm

Köyüm köyüm aslan köyüm
Üzülme sen yiğit köyüm

Aşık Mahzuni Şerif - Kolum Nerden Aldın

Ademden mi geldin Nuhtan mı kaldın
Kolum nerden aldın sen bu zinciri
Bende bir adamdım kahpe dünyada
Kolum nerden aldın sen bu zinciri

Kimler yazdı bu yazıyı yazanı
Gönül arzetmiyor böyle düzeni
Dövülür mü memleketin ozanı
Kolum nerden aldın sen bu zenciri

Körpe yaşta layık oldum ölüme
Gücüm yetmez zalim oğlu zalime
Uyansa Atatürk Ağlar halime
Kolum nerden aldın sen bu zinciri

Ben bir ceylan idim dostluk dağında
Ben bir sümbül idim bizlik bağında
Gavur'un Merihe gitme çağında
Kolum nerden aldın sen bu zinciri

Mahzuni Şerifim başım belada
Benim gözüm yoktur cennet-i alada
Bunun için m'öldük Çanakkale de
Kolum nerden aldın sen bu zinciri

Aşık Mahzuni Şerif - Kirvem

Kirvem bu yıl bu dağlarda aman
Sensiz yazın tadı mı olur aman
Selamın niye kesildi aman aman aman
Bir selamın adı mı olur aman

Kirvem aman ne de çabuk geçti zaman aman aman oy
Bir selamın adı mı olur aman kirvem aman
Ne çabuk tükendi zaman aman aman oy

Can içinde can içinde aman
Can erir zaman içinde aman
Böyle kader olmaz olsun aman aman aman
Hüseyinim kan içinde aman

Kirvem aman ne de çabuk geçti zaman aman aman oy
Hüseyinim kan içinde aman kirvem aman ne çabuk tükendi
zaman aman aman oy

Varsam gitsem Erzincan'a aman
Hüseyinim gelmiş mi ola aman
Der Mahsuni bu dağlarda aman aman aman
Böyle yiğit ölmüş mü ola aman kirvem aman

Ne de çabuk geçti zaman aman aman oy
Böyle yiğit ölmüş mü ola aman kirvem aman
Ne çabuk tükendi zaman aman aman oy
Aman aman oy

Aşık Mahzuni Şerif - Kızılbaş (İster Sövün İster Asın)

İster sövün ister asın
Hak'ka şükür kızılbaşım
Sevmem ikilik dünyasın
Hak'ka şükür kızılbaşım

İkrar verdim dönmem geri
Bundandır adım serseri
İnsan olduğumdan beri
Hak'ka şükür kızılbaşım

Benden yakın Allah bana
Her sözü bismillah bana
Kem düşünmek günah bana
Hak'ka şükür kızılbaşım

Başta kızılbaş Ali'dir
Ali'nin yolu uludur
Biri de Bektaş Veli'dir
Hak'ka şükür kızılbaşım

Mahzuni aktim çağladım
Hak'ka vardım adım adım
Başıma kızıl bağladım
Hak'ka şükür kızılbaşım

Aşık Mahzuni Şerif - Kıydık Ondandır (Bize Layık Bize)

Bize layik bize her türlü bela
Biz bize kıyana uyduk ondandır
Hırsızı koruduk azgını sevdik
Nerde yiğit varsa kıydık ondandır

Kırk yaşlımız bilmem dedi huylaştı
Bebekler huylandı kötü toylaştı
Yerdeki toprağı aldı paylaştı
Şükür dedik hatır saydık ondandır

Mahzuni Şerif'im paylaşmak güzel
Söylerim sözümü çalmam hiç gazel
Korku kalkar birleşirse bir çok el
Ayrı gayrı dedik baktık ondandır

Aşık Mahzuni Şerif - Kırma Hatırımı Gül Yüzlüm

Kırma hatırımı gül yüzlüm benim
Gül olsan da gün gelir ki solarsın
Kara toprak olur gider bedenin
Saçlarını yolum yolum yolarsın

Sen benim kaderim alınyazımsın
Hakkın huzurunda bana lazımsın
Sevda çöllerinde em'li kuzumsun
Ardımsıra dertli dertli melersin

Ben bir Mahzuni'yim yollu yolunca
İniler gezerim halli halince
Gurbet elde mezar olup kalınca
Seher yeli ile haber salarsın

Aşık Mahzuni Şerif - Kırma Beni (Aziz Dostum)

Aziz dostum mektup ile
Arayıp da sorma beni
Artık böyle bile bile
Hatırımdan kırma beni

Dinlemem bin söz etsen de
Anlamam kaş göz etsen de
Kılıç vurup düz etsen de
Bir kefene sarma beni

Muhabbetin sana kalsın
Benim için kuru dalsın
Yüzlerine lanet olsun
Yeter artık yorma beni

Mahzuninin dertleri var
Umurumda değil yalvar
Dünyadan ahrete kadar
Sen sen ol da sorma beni

Aşık Mahzuni Şerif - Kırklar Semahı

Kırklar girdi meydana
İllallahsın dediler
Ondan iki cihana
Ali Şah'tır dediler

Gitti Cebrail nere
Gül açtı sevenlere
Şu aleme Muhammed
Padişahtır dediler

Sanma ki gülü koydu
Birinden kırkı duydu
Sorupta Muhammedi
Peşinde Ali duydu

Kapıya bir can geldi
Mürşidiniz kim dedi
Kirvem boynunu eğdi
Bir birini gösterdi

Şu dediğin Pir Ahmet
Şah'lar sahi Muhammed
Birlikte bir bey oldu
Geldi Allah'ı Salman

Kör olmuş kul Mahzuni
Görmemiş erenleri
Kiblegah eylemişim
Serini verenleri

Aşık Mahzuni Şerif - Kıran Kırana (Yürü Bre Bol Mezarlık)

Yürü bre bol mezarlık
Her yıl da varan varana
Kahrolası koca dünya
Birbirin kıran kırana

Gayri çekemem bu nazı
Kış temsil edemez yazı
Kör olmuş insanın gözü
Gerçeği soran sorana

Mahzuni nedir bu zulüm
Kalmadı takatım halim
En sonunda vardır ölüm
Kendini yoran yorana

Aşık Mahzuni Şerif - Kerim Ağa

Ta dedemden sekiz dönüm kalmıştı
Kerim aga neden sürdün tarlamı
Hükümet vermişti, benim olmuştu
Kerim aga niçin sürdün tarlamı

Bu nasıl adalet nasıl terazi
Sürdüğün yer mezarlıktı birazı
Yetmez mi onbeş dönüm arazi
Kerim aga niye sürdün tarlamı

Merkebi ineği çift ettim koştum
Eliminen diken yoldum ot biçtim
Hendekler kazdırdım kuyular deştim
Kerim aga niçin sürdün tarlamı

İki yorganımin birini sattım
Bir buçuk yatakta beş nufus yattım
Üç oğlumu bir tüfekle donattım
Kerim aga niye sürdün tarlamı

Mahzuni der yok mu benim gururum
Yıllar yılı gurbet elde çürürüm
Yemin ettim artık seni vururum
Kerim aga niçin sürdün tarlamı

Aşık Mahzuni Şerif - Kazak Abdal Gibi

Bir fakirin hatırını
Kıranın da babasını
Bizim köye katırını
Sürenin de babasını

Sahte mola sahte derviş
İnsanın ömrünü yermiş
Bir kişi yalanla ermiş
Erenin de babasını

Parayla diploma alan
Haklının hakkını çalan
Bizim başımıza plan
Kuran'ın da babasını

Bizim köyün yolu harap
Beyler içer kızıl şarap
Doğru söze yanlış cevap
Verenin de babasını

Bir avuç pis kabadayı
Nerden almış böyle payı
Fikirlere prangayı
Vuranın da babasını

Çalışanlar ayı yendi
Yıldızlara çıkıp indi
Adam çalıştırıp kendi
Duranın da babasını

Bu ne aslı bu ne kerem
İnsanlığı etti verem
Zalım yarasına merhem
Sürenin de babasını

Çaldı bizi taştan taşa
Yandık gitti baştan başa
Mahzuni'yi boştan boşa
Yoranın da babasını

Aşık Mahzuni Şerif - Kayalar Kadı Olurdu (Olsaydı)

Kayalar kadı olurdu
Akıllar yaşta olsaydı
Yeşil mezar türkü söyler
Keramet taşta olsaydı

Güle bülbül konar mıydı
Öter öter bunar mıydı
Bahar çiçek sunar mıydı
Kabahat kışta olsaydı

Toprak olur ağa paşa
Gelde şu dünyada yaşa
Düşmezdi gardaş gardaşa
İstanbul Muş'ta olsaydı

Beni gören birşey sanmaz
Dünyayı içenler kanmaz
Mahzuni'nin kalbi yanmaz
Sevdası başta olsaydı

Aşık Mahzuni Şerif - Katil Amerika (Defol Git)

Defol git benim yurdumdan
Amerika katil katil
Yıllardır bizi bitirdin
Amerika katil katil

Devleti devlete çatar
İt gibi pusuda yatar
Kan döktürür silah satar
Amerika katil katil

Japonya'yı yiyen velet
Dünyadaki tek nedamet
İki yüzlü kahpe millet
Amerika katil katil

Su diye yutturur buzu
Katil düştük kuzu kuzu
Dünyanın en namussuzu
Amerika katil katil

İnsanlıkta ırk sarısı
Küstü dünyanın yarısı
Vietnam'ın pis karısı
Amerika katil katil

Mahzuni şerif uyuma
Gün geldi çattı akşama
Bizden selam Vietnam'a
Amerika katil katil

Aşık Mahzuni Şerif - Kara Gözlüm Karlar Yağdı

Kara gözlüm karlar yağdı başıma
Gözlerimden akan yaşlar sel oldu
Yüzlerimde şubat ayı esiyor
Gülmeyeli nice nice yıl oldu

Banadır feleğin mihneti kastı
Ömür bülbül imiş öttü de sustu
Yıllar sonra gördüm zalım bir dostu
Ezelden el idi gene el oldu

Diyarbakır hayalimden gitmiyor
Eski günlerime elim yetmiyor
Hiçbir sözüm bir sözümü tutmuyor
Gözün aydın dost Mahzuni del'oldu

Aşık Mahzuni Şerif - Kanadım Değdi Sevdaya

Kanadım değdi sevdaya
Kondum kondum uçamadım
Aşk şarabın doya doya
Yandım da içemedim

Oy tabip şu yaramı
Sar sarabilir isen
Sevda ateşten bir kale
Var varabilir isen

İçmişem sarhoşum dünden
Bayram ederim bugünden
Aşıkların köprüsünden
Döndüm de geçemedim

Oy tabip şu yaramı
Sar sarabilir isen
Sevda ateşten bir kale
Var varabilir isen

Yan Mahzuni sine sine
Bugün bana n'oldu yine
Düştüm güzeller içine
Kendim kendim seçemedim

Oy tabip şu yaramı
Sar sarabilir isen
Sevda ateşten bir kale
Var varabilir isen

Aşık Mahzuni Şerif - İte Bak İte (Ademin Merihe Gitme)

Ademin Merihe gitme çağında
İnsanın taptığı puta bak puta
Bilirim ki dünya lezzet doludur
Karganın yediği duta bak duta

Aşıkların sözü hep enel haktır
Vallahi billahi yalanım yoktur
Onu yakasında gümüş gömlektir
Senin yakanda ki bite bak bite

Ölü insanlardan keramet olmaz
Ölmüş insanlardan şefaat gelmez
Aya gidip gelmek marifet olmaz
Daha güneşten öte bak öte

Mahzuni değildir hazreti mervan
Bizden ayrı değil hak ile şeytan
Ne olursa olsun gider bu kervan
Ardımdaki üren ite bak ite

Aşık Mahzuni Şerif - İnce İnce Kar Yağar

İnce bir kar yağar
Fakirlerin üstüne
Neden felek inanmıyor
Fukaranın sözüne

Öldük öldük biz açlıktan
Yapma ağam n'olur n'olur
Adam mı ölür okul olunca
Yol yapılınca çeşme olunca
Kendin bulunca n'olur n'olur

Sen anadan ben babamdan
Aga doğmadık dostum
Gel beraber yasayalım
Sanma ki sana küstüm

Yandık yandık öldük öldük
Biz açlıktan
Yapma beyim n'olur n'olur n'olur
Adam mı ölür yol yapılınca
Okul olunca çeşme yapınca
Doktor gelince mühendis gelince
N'olur n'olur n'olur

İstanbul'un benzemiyor neden o Urfa'lara
Bir de sizler gelin bakın şu çamurlu yollara
Acıdır ki bu yüzyılda düştük biz ne hallara
İşte durum işte yorum kızma beyim n'olur

Öldük öldük biz açlıktan
Yapma agam n'olur
Adam mı ölür asfalt olunca
Yol düzelince
Sağlık gelince
Okul olunca
İnsan gülünce
Dost sevinince
N'olur n'olur n'olur

Mahzuni'yim duyun artık şu haykıran sesimi
Okuyun tarihi görün insanlığın hasını
Birgün siz de görürsünüz dünyanın gidişini
İşte yaşam işte insan işte doğa gör bunu n'olur

Bizler gördük yapma agam n'olur
Adam mı ölür insan sevince
Karın doyunca
Sağlık olunca
Paylaşılınca
Doktor gelince
Yol yapılınca
N'olur n'olur n'olur

Aşık Mahzuni Şerif - İmam Rıza (Yanmışım Sultanım)

Yanmışım sultanım hilal kaşına
Gel buna bir çare bul İmam Riza
Dünya kurban olsun o bakışına
Gel bana bir tabib ol İmam Riza

Siyah kaşlarınla tatlı sakalın
Usul başa bana gelsin vebalin
Sarılıp abaya o tatlı halin
Ağzında kapanmış dil İmam Riza

Böyle bakma sultanım bana çok olur
Eger küstüysen varlık yok olur
Güzel kirpiklerin bana ok olur
Bir kere yüzüme gül İmam Riza

Sen bir cenazesin sen bir ağıtsın
Senin oğlun beni deli dağıtsın
Bana apaçıksın ele kağıtsın
Ne olur bağrıma gel İmam Riza

Atamam efendim fikrime yayıl
Canım alsa bile benim Ezrail
Beş pençeyi Ali Aba bir de Cebrail
Yıkmış kanadımi gül İmam Riza

Mahzuni Şerif'im yedi hırsızı
Gelip giden gönlüm bulmaz arsızı
Sizler onikiyi bizler dokuzu
Sayımı rakama ver İmam Riza

Aşık Mahzuni Şerif - İki Bin Yılına Doğru

İkibin yılına doğru
Dur bakalım ne olacak
Müneccim değilim ama
Sanırım bir er gelecek

Dün gece bir rüya gördüm
Yüzümü pirime sürdüm
Bilmiyorum neler sordum
Yokluk arkada kalacak

Koyun kuzu yavrusuna
Meleyip süt verdiğinde
Ağustos'ta kızılırmak
Dönüp dönüp gümleyecek

Zelzele olacak Şam'da
Rüyam böyle dedi bana
Ben de inanmazdım ama
Tuz gölüne buz gelecek

Erciyes'ten Kayseri'ye
Dört kanatlı bir kuş konar
Kanadında bebek taşır
Bilmem kimler inanacak

Gökten mavi kar yağarken
Kırmızı güneş doğarken
Böyle rüya'dan uyanıp
Dost Mahzuni saz çalacak

Aşık Mahzuni Şerif - İhtiyar Oldum

Daha anamdan doğmadan
Neden ben ihtiyar oldum
Yedi yaşıma değmeden
İhtiyar oldum ihtiyar oldum

Ey doktor bana acıma
Elin vurma ilacıma
Ak düştü siyah saçıma
İhtiyar oldum ihtiyar oldum

Adımı dillere yaydın
Söz verdin de geri caydın
Ey sevgili gözün aydın
İhtiyar oldum ihtiyar oldum

Mahzuni Şerif bilmeden
Yorulur bu yola giden
Yetmiş yaşlı çocuğum ben
İhtiyar oldum ihtiyar oldum

Aşık Mahzuni Şerif - Hurman Vadisi (Gider)

Gene mi şahlandı Hurman Vadisi
Akar boz bulanık durulur gider
Fermanımı verdi Osman Kadısı
Hakk'ın adaleti kurulur gider

Tecelli edince mülke Süleyman
Vay neye benzedi bak tatlı zaman
Yakışmaz bu dağa bu kara duman
Bozulur buludu yorulur gider

Mahzuni boş vermez dünya haline
Güzel söz yakışır tatlı diline
Dokun vur inlesin sazın teline
Her şeyin ahengi kurulur gider

Aşık Mahzuni Şerif - Haydarı (İtini Bağla Bari)

Kör olası kel Ömer
Nerelere verdin Haydar'ı
Geceleri yaktın canımı
Nerelere sürdün Haydar'ı
Itini bağla bari

Bir ineğim vardı yedin
Faiz cahizdir dedin
Enini sonunu bilmedin
Yaralara boğdun Haydar'ı
İtini bağla bari

Söyle Haydar'ın suçun
Yakasını yırttın niçin
Muhtar olduğun için
Kanına da girdin Haydar'ın
İtini bağla bari

Haydar yedi kuşunu
Mahzuni gördü O'nu
Kel Ömer unutma bunu
Hatırında yıktın Haydar'ın
İtini bağla bari

Aşık Mahzuni Şerif - Han Sarhoş Hancı Sarhoş

Karlı dağlar kara bulut içinde
Yaylası hüzünlü yöresi bir hoş
Sevdalı yolcular umut içinde
Hayalın düğünü töresi bir hoş

Han sarhoş hancı sarhoş
Yolda yabancı sarhoş
El çek tabip kalbimden
İçimdeki sancı sarhoş

Mahzuni yıldızım aylar içinde
Bağlamışım zülfü yaylar içinde
Yüzemez yunuslar çaylar içinde
Deniz vurgununun yaresi bir hoş

Han sarhoş hancı sarhoş
Yolda yabancı sarhoş
El çek tabip kalbimden
İçimdeki sancı sarhoş

Aşık Mahzuni Şerif - Halim Yaman Böyle

Hele Bak Saçlarıma
Kar Yağdı Kar Yağdı
Kar Yağdı da Kalkmıyor
Felekten Boğazıma

El Değdi, El Değdi
El Değdi Bırakmıyor

Dağlar Duman Böyle
Geçti Zaman Böyle
Yar Benden Umut Kesmiş
Halim Yaman Böyle

Bana İnanmıyorsan
Elleme Elleme Bari Beni
Kime Şikayet Edem
Ey Zalim Ey Hain
Vefasız Seni Seni

Dağlar Duman Böyle
Geçti Zaman Böyle
Yar Benden Umut Kesmiş
Halim Yaman Böyle

Mahzuni Bu Dünyada
Ölüm Var Ölüm Var
Ölümlüdür Canlılar
Öldüğüne Üzülmez

Ağlamaz Sızlamaz
Yar Seven İrfanlılar

Dağlar Duman Böyle
Geçti Zaman Böyle
Yar Benden Umut Kesmiş
Halim Yaman Böyle

Aşık Mahzuni Şerif - Hak Bana Bir Ömür Vermiş

Hak bana bir ömür vermiş
Boşu boşuna boşu boşuna
Vücuduma bir can girmiş
Boşu boşuna boşu boşuna

İsa Meryeme mi kanmış
Musa asadan ne bulmuş
Süleyman bir Sultan olmuş
Boşu boşuna boşu boşuna

Gahi gittim gahi geldim
Aradım kendimi buldum
Bir Mahzuni Şerif oldum
Boşu boşuna boşu boşuna

Aşık Mahzuni Şerif - Hacı Bektaş Yolu

Hacı Bektaş yolu ulu bir yoldur
Çamura basarak toz etmesinler
Hak'ka gidenlerin hepsi kuldur
Bizi bu Dergah'tan yoz etmesinler

Olmaz cahillerde İkrar'a durak
Özünü sel almış dışından kurak
Can'ları üzerek gönül kırarak
Oniki İmamı koz etmesinler

Evladı Ali'ye etmişiz biat
Nedemek efendi insana cihat
Cumhuriyet bize ecdat'tan ırat
Münafıklar bundan söz etmesinler

Şu ülkede sonu gelmez yalanlar
Bu kadar mazlumun hakkın alanlar
Kendi kör nefsine secde kılanlar
Yanmış yüreğimi köz etmesinler

Der Mahzuni ey sevdiğim bak bana
Hak fitneyi emretmedi Kur'an a
Aşk'a taptı Hacı Bektaş Mevlana
Alimler gerçekten naz etmesinler

Aşık Mahzuni Şerif - Hacı Bektaş Veli Dost

Sensiz dünyanın tadı olur mu
Adı güzel Hacı Bektaş Veli dost
Seni bilmeyenler hakkı bilir mi
Adı güzel Hacı Bektaş Veli dost

Ulu dost
Canım dost

Elimi bilmezdim eli bildirdin
Yalan söylemeyen dili bilirdin
Harama çözülmez beli bilirdin
Adı güzel Hacı Bektaş Veli dost

Ulu dost
Canım dost

Yunus'a yar ettin Taptuk Emre'ye
Kırk yıl dağda gezdi gönül vermeye
Her can layik değil seni sevmeye
Adı güzel Hacı Bektas Veli dost

Ulu dost
Canım dost

Der Mahzuni eşiğini bulayım
Yüzlerimi tozlarına dolayım
Kul eyle kapında kurban olayım
Adı güzel Hacı Bektaş Veli dost

Ulu dost
Canım dost

Aşık Mahzuni Şerif - Hacı Bektaş (Bütün Evren Semah)

Bütün evren semah döner
Hü hü Hacı Bektaş dost
Gökyüzünde delil yanar
Hü hü Hacı Bektaş dost

Biz acıyı bal eyleriz
Hakkımız helal eyleriz
Bize Bektaşi Can derler
Gidersek Hakka gideriz dost

Gökyüzünde uçan turna
Hü hü Hacı Bektaş dost
Feryadı Şahlar Şahına
Hü hü Hacı Bektaş dost

Hor olanı hoşlarız biz
Hak diyerek başlarız biz
Şeytan yaklaşamaz bize
İkiliği taşlarız biz dost

İlimsiz yol karanlıktır
Hü hü Hacı Bektaş dost
Bizde küsmek yaranlıktır
Hü hü Hacı Bektaş dost

Mahzuni ünümüz bizim
Bulunmaz kinimiz bizim
Cahil bize dinsiz demiş
Sevgidir dinimiz bizim dost

Aşık Mahzuni Şerif - Güzel Dostum Aramızda Senlik

Güzel dostum aramızda senlik benlik olur mu
Neden gönlüm sarayını tarumar ettin böyle
Bilirsin ki viranede hanedanlık olur mu
Bir nefes alayım derken, bin zarar ettim böyle

Aman aman aman güzel efendim
İkrarım sana bağlıdır efendim
Mevsim gitti sonbahara ulaştı
Seller suskun bağlar gazel efendim

Her baharda boz bulanıp, coşup coşup çağladın
Geçemedim sellerinden yollarımı bağladın
Diyarı gurbete saldın, ardım sıra ağladın
Figanı figana katıp, ahuzar ettin böyle

Aman aman aman güzel efendim
İkrarim sana bağlıdır efendim
Mevsim gitti sonbahara ulaştı
Seller suskun bağlar gazel efendim

Hey Mahzuni sevdiğimin sözünü ferman gördüm
Kuru çöllerde dolaştım, susuz değirmen gördüm
Ayaklarına yüz sürdüm, elinden derman gördüm
Kaldırıp vurdun sineme, zülfükar ettin böyle

Aman aman aman güzel efendim
İkrarim sana çok özel efendim
Mevsim gitti sonbahara ulaştı
Seller suskun bağlar gazel efendim

Aşık Mahzuni Şerif - Gül Yüzlü Cananım

Gül yüzlü cananım senin elinden
Gizli gizli yaşım dökülmektedir
Dile destan oldum zalim dilinden
Akar gözyaşlarım dökülmektedir

Gönül bir sevdanın düştü peşine
Merhamet et n'olur gözüm yaşına
Yandım mah yüzüne kara kaşına
Düşündükçe ömrüm sökülmektedir

Mahzuni Şerif'im ben bir deliyim
Göster cemalini seyran eyleyim
Yandım bittim işte daha ne deyim
Neden o dost benden çekilmektedir

Aşık Mahzuni Şerif - Gücenme Ey Sofu Baba

Sofu Baba (Gücenme Ey Sofu Baba)

Gücenme ey sofu baba
Biz aşığız kör değiliz
Ver bir selam al merhaba
İkiliğe yar değiliz

Hudey hudey pir aşkına
Yol verin gitsin şaşkına
Adaletsiz padişahın
Canavar girsin köşküne

Adem olan adem sever
Adalete boyun eğer
Kul hakkı dünyayı değer
Biz cana kıyar değiliz

O o o o o o meyhaneci
Şarab'ın bugün çok acı
İnsanlar konar göçerler
Kimi hoca kimi hacı

Gider Kul Mahzuni gider
Gider dostu tavaf eder
Benim bildiğim bu kadar
Biz cahile uyar değiliz

Hudey hudey hür aşkına
Biz içeriz pir aşkına
Adaletsiz Hükümdarın
Ateşler düşsün köşküne

O o o o o o meyhaneci
Bugün şarab'ın çok acı
İnsanlar kabe misali
Gelen derviş giden hacı.
.

Mahzuni Şerif

Aşık Mahzuni Şerif - Gözlerin (Ceyhan Suyu)

Ceyhan suyu gibi bahar ayında
Niye dolu dolu akar gözlerin
İniler gezersin bahar ayında
Yavru ceylan gibi bakar
Gözlerin yar yar
Gözlerin dost dost
Gözlerin yar yar gözlerin yar

Beri gel beri gel ömrümün varı
Seni sevenlerin candır zararı
Bakışların almış idam kararı
Boynuma zülfünü takar
Gözlerin dost dost
Gözlerin yar yar
Gözlerin dost dost gözlerin dost

Mahzuni' yim dolaştım da deli oldum
Muhabbet bağında bir bülbül oldum
Bir kenardan bakışına kül oldum
Anladım cihanı yakar
Gözlerin yar yar
Gözlerin dost dost
Gözlerin yar yar

Aşık Mahzuni Şerif - Gövdeli (Çıksam Baksam)

Çıksam baksam gövdeli'nin başına
Acep bizim eller görünmez m'ola
Dediler yarını eller alıyor
O'nu alan zalim sürünmez mi ola

Gövdeli gövdeli de yöre gövdeli
Her yanına baykuş gire gövdeli
O zalım yari bıraktım sende gövdeli
Aman yıkılası da pire gövdeli

Gövdeli'nin başı dumanlı kurttan
Geçemem efendim ben güzel yurttan
Dediler yarını eller alıyor
Şu belalı başım da kurtulmaz dertten

Gövdeli gövdeli öte gövdeli
Boz buluta yağmur sala gövdeli
Oturup da devranımı sürmedim
Sağ yanında baykuş öte gövdeli

Gövdeli gövdeli yatan gövdeli
Derdime bin dert katan gövdeli
Ömrümün sonuna lanet ederim
Mahzuniyi ele satan gövdeli

Aşık Mahzuni Şerif - Görün (Bana Dışarıdan Gülen)

Bana dışarıdan gülen dostlarım
Girdabı belaya girin de görün
Halim seyretmiye gelen dostlarım
Bir ayna önünde durun da görün

Adam akıllıyken deli olurmuş
Zır deli başına veli olurmuş
Aşık maşukunun kulu olurmuş
Bunu bir kamilden sorun da görün

Aşık Mahzuni Şerif - Göreydim (Ah Ne Olur Bizim Köyde)

Ah ne olur bizim köyde
Herkesi okur göreydim
Altmışı bulmuş babamda
Bir günlük fikir göreydim
Göreydim ben de güleydim

Dindiren yok mu acımı
Süren yok mu ilacımı
Köyden on yaşlı bacımı
Kilimler dokur göreydim
Göreydim ben de bileydim

Demeyin ki ne var bunda
Kanlı kılıç durmaz kında
Elbistan'ın ovasında
Gümüşle bakır göreydim
Göreydim ben sevineydim

Bitmez kadere inandık
İnandık inandık yandık
Hep şükürü biz öğrendik
Bir bey'de şükür göreydim
Göreydim mutlu olaydım

Sanmayın Mahzuni yandı
Ne usandı ne de caydı
Bütün fakirler doyaydı
Kendimi fakir göreydim
Göreydim gurur duyaydım

Aşık Mahzuni Şerif - Gidiyorum Kara Gözlüm Ağlama

Kader böyle imiş böyle yazılmış
Gidiyorum kara gözlüm ağlama
Mezarımız gurbet ele kazılmış
Gidiyorum kara gözlüm ağlama

Ceylan bakışını üzme boşuna
Kurbanlar olayım gözün yaşına
Keder yakışmıyor hilal kaşına
Gidiyorum kara gözlüm ağlama

Emanet eyledim em'li kuzumu
Arkalarda koyma benim gözümü
Getir'ler çalayım kırık sazımı
Gidiyorum kara gözlüm ağlama

Mahzuni Şerif'im yollar göründü
Garip başım dertten derde büründü
Fadimem duvağın yerde süründü
Gidiyorum kara gözlüm ağlama

Aşık Mahzuni Şerif - Gider (Bir Koyun Sürüsü Olduk)

Bir koyun sürüsü olduk
Mor kuzular bakar gider
Çoban kıvısına girmiş
Kurtlar bizi çeker gider

Ben hakkı sevdim diyenler
Gerçeğe boyun eğenler
Alın terinden yiyenler
Damla damla döker gider

Dilim hey gerçektir dilim
Bilirsin hayvan değilim
Şurada bir avuç zalim
Belimizi büker gider

Sende kalsın senin kinin
Bitmedi mi perin cinin
Tüm cahiller Mahzuni'nin
Hatırını yıkar gider

Aşık Mahzuni Şerif - Gençliğe Çağrı

Boşa dövüşmeyin bizim yiğitler
Sizi vuranlar vurulmuyor ki
Kimbilir nerede hangi koltukta
Kömürde tarlada yorulmuyor ki

Aynı baba dölü ölüp öldüren
Ölenle öldüren iti güldüren
Yok muydu bunu size bildiren
Vur diyenler burda görülmüyor ki

İşçiyi işçiye düşüren zalim
Boynumuzda boza pişiren zalim
Bu kadar bardağı taşıran zalim
Gözümüz önüne serilmiyor ki

Yeni adı çıkmış sağ ile solun
Tarihte borcu yok kullara kulun
İki yanı birdir yattığın çulun
Bilirsin ölenler dirilmiyor ki

Mahzuni der nedir hakkın davası
İnsana benzemez köpek mayası
Uy tükensin bitsin sınıf kavgası
Sınıfsız bir okul durulmuyor ki

Aşık Mahzuni Şerif - Geliyor (Hele Bakın)

Hele bakın şu yiğidin göğsüne
Zalımdan bir kurşun yemiş geliyor
Al bayrağı tabutuna sarılmış
Bu toprak benimdir demiş geliyor

Kundaktaki yavrular diri yakılmış
Çoluk çocuk hendeklere dökülmüş
Gebe kadınlara süngü sokulmuş
Kıbrıs'ı bir duman almış geliyor

Bir papazın şerri dünyayı sardı
Akdeniz'i kana yaktı,kavurdu
Bir kurtaran yok mu yavru vatanı
Bir Mustafa Kemal doğmuş geliyor

Ne güzel yakışmış bayrağın rengi
Bir vatan uğruna eylemiş cengi
Varmola dünyada Mehmedin dengi
Mahzuni Soyunu Övmüş Geliyor

Aşık Mahzuni Şerif - Geçmiyor Günlerim Ahuzardayım

Geçmiyor günlerim ahuzardayım
İnsafınız yok mu erenler vah vah
Hayvan mıyım insan mıyım nerdeyim
Bana bakıp beni görenler vah vah

Kimi sarhoş olmuş gezer dolaşır
Kimi arı gibi konar çalışır
Kimi matem eder kimi gülüşür
Eli kolu bağlı duranlar vah vah

Bir zaman bitmiyor gönlümün yası
Neyleyim ki dünya kahpe dünyası
Bir karınca kadar yoktur faydası
Bol keseden bana öğüt verenler vah vah

Garip bülbül vazgelir mi yurdundan
Kimse bilmez aşıkların derdinden
Bir gün ağlarsınız onun ardından
Bizim Mahzuni Şerif'i vuranlar vah vah

Aşık Mahzuni Şerif - Garip (Bu Mezarda Bir Garip Var)

Hızlı hızlı giden yolcu
Bu mezarda bir garip var
Bak taşına acı acı
Bu mezarda bir garip var

Kurumuş yeşil otları
Toprak olmuş umutları
Gökte mavi bulutları
Bu mezarda bir garip var

İzi bile yok dünyada
Onu aramak beyhuda
Ne gezersin bu ovada
Bu mezarda bir garip var

Gökler yüksek toprak derin
Rüzgar eser serin serin
Senin olsun çiçeklerin
Bu mezarda bir garip var

Etrafı agaç dizili
Vücudu toprak sızılı
Taşı Mahzuni yazılı
Bu mezarda bir garip var

Aşık Mahzuni Şerif - Gam Yeme Gönül Gam Yeme

Kamil olan kalmaz naçar
Gam yeme gönül gam yeme
Kara gündür gelir geçer
Gam yeme gönül gam yeme

Akıttın gözümden yaşı
Sızlar yüreğimin başı
Gelir geçer körün taşı
Gam yeme gönül gam yeme

Mahzuni bade içerim
İçer serimden geçerim
Alır cananı göçerim
Gam yeme gönül gam yeme

Aşık Mahzuni Şerif - Felek (Bir Kuş Bir Dünya)

Delik deşik yuvam çok gelmiş gibi
Tüylerim bitmeden uçurdun felek
Bir kuş bir dünyaya yük gelmiş gibi
Bağrıma pençeni geçirdin felek

Bir kuş bir dünyaya yük gelmiş gibi
Bağrıma pençeni geçirdin felek felek

Ne insafsız avcı oldun ardıma
Gizli gizli güldün zalim derdime
Doyup usanmadım baba yurduma
Gurbetten gurbete geçirdin felek

Doyup usanmadım baba yurduma
Gurbetten gurbete geçirdin felek felek

Biçare Mahzuni döküldü meyim
Parçalandı sofram zehroldu suyum
Hayal hayal oldu aşretim köyüm
Hayatıma zehir içirdin felek

Hayal hayal oldu aşretim köyüm
Beni diyar diyar kaçırdın felek felek

Aşık Mahzuni Şerif - Fadimem (Sevdiğim Bu Sevdan)

Sevdiğim bu sevdan adalet midir
Böyle zalım iki yüzlü yar benim
Bu yaylada ikimizin hakkı var
Neden olsun sümbül senin kar benim

Bakmaz mısın yüreğimde yanana
Ezelden kurbandır canım canana
Malım mülküm yavrum hayrandır sana
Defol demek yüreğime kor benim

Mahzuniyim başım alıp giemem
Geveler düşümde sensiz yatamam
Seni sevidğime küsme Fadimem
Daha nice günahlarım var benim

Aşık Mahzuni Şerif - Ey Erenler Akıp Gitsem

Ey Erenler akıp gitsem
Ben o pirin sellerine
Bana bir selamı gelmiş
Kurban olam dillerine

Gözüm görmez elim ermez
Hatırına düşüp sormaz
Göndersem o şaha vermez
Desem seher yellerine

Aşkile Pirime yasam
Varıp divanına dursam
Yüzümü dizine sürsem
Niyaz etsem ellerine

Mahzuni derdim tabibi
Sultanım Gönlüm sahibi
Bir eskimez kamer gibi
Sarılayım bellerine

Aşık Mahzuni Şerif - Eşek Gibiyim (Sırtım Bozuk)

Aşık Mahzuni Şerif - Eşek Gibiyim (Sırtım Bozuk)

Gönderen : adige_cale60

Sırtım bozuk yüküm ağır yol çamur
Mevla'ya şükür ki eşek gibiyim
İzzetim semerdir vur utanma vur
Mevla'ya şükür ki eşek gibiyim

Aklım softalarda inadım inat
Dur demem ben doyasıya odun at
Umurumda değil batsa kainat
Mevla'ya şükür ki eşek gibiyim

Torbama ne koyarsa yerim sahibim
Ahır yasasına olmaz lam ü cim
Eşekliğin tadı nedir bilen kim
Mevla'ya şükür ki eşek gibiyim

Benim için kucak açar kırlarım
Keyfim suyum,sıpam için zırlarım
Yükümün şerefi diz çamuralrım
Mevla'ya şükür ki eşek gibiyim

Eşeğin tadı aslanda olsa
Zulmüne küfreder semere gelse
Of demem dünyaya bir nalım olsa
Mevla'ya şükür ki eşek gibiyim

Mahzuni diyorlar bir sahibim var
Bazan sırtlar beni bazan yük atar
Hep benim cinslerim gevişsiz yutar
Mevla'ya şükür ki eşek gibiyim

Aşık Mahzuni Şerif - Eseri Gördüm (Ben Ağlamam)

Ben ağlamam On Kasım'da
O'nu, her gün diri gördüm
Ölene dek göreceğim
Doğalıdan beri gördüm

Halka, vermişti canını
Hak'tan almış ünvanını
Atmış, Osmanlı şanını
Samsun'da bir eri gördüm

Matemin doyurmaz beni
Minnetim kucaklar seni
Bize cennet gibi yeni
Verdiğin eseri gördüm

Ulu Atam, inan buna
Düşkünler hayrandır sana
Mazlum Milletler adına
Sendeki zaferi gördüm

Ne hikmet, varidi sende
Güneştin, doğdun cihanda
Bin yılların ötesinde
El bastığın, yeri gördüm

Mahzuni yoluna düştüm
Nice nice engel aştım
On Kasım'da kaybetmiştim
Daha şimdi geri gördüm

Aşık Mahzuni Şerif - Erkek Yolcu Kadın Yoldur

Ey erenler şu dünyada
Erkek yolcu kadın yoldur
Nazenin bir bahçe imiş
Erkek bülbül kadın güldür

Güneş doğar sanma aşmaz
Gerçekler yurdundan sapmaz
Erkek boşuna çalışmaz
Erkek arı kadın baldır

Boşuna mı neler çektim
Boşuna mı boyun büktüm
Bir bahçeye fidan diktim
Erkek fidan kadın daldır

Ben nereden oldum aşık
Neden işlerim dolaşık
Kadın evde olur ışık
Kadın lamba erkek pildir

Mahzuni'yim halım harap
Şu aleme olmuş turap
Gel bizleri koru yarap
Bilmem ki bu nasıl haldır

Aşık Mahzuni Şerif - Elbistan Yeli

Şu bizim dağların ormanı güzel
Gene sabah yeli eser mi bilmem
Ayrılık hasretinin dermanı güzel
Dost bizi bağrına basar mı bilmem

Oy dağlar dağlar mor menevşeli
Esiyor bağrıma Elbistan yeli

Kıvrıla kıvrıla dağlar gidiyor
Bulanmış deryalar buna ne diyor
Sevdiğim yüksekten selam ediyor
İn aşağı desem küser mi bilmem

Mahzuni kalkıyor o dostun göçü
Gel beri gel beri canımın içi
Ömrüm fokurduyor bilmem ki niçin
Yıllar önümüzü keser mi bilmem